8. Hukuk Dairesi 2011/941 E. , 2011/5943 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi
... ve Spor Tesisleri İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile ... aralarındaki elatmanın önlenmesi davasının yapılan yargılamasında mahkemenin görevsizliğine dair ...Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 13.10.2010 gün ve 306/451 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya inceleni gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, Karamürsel İlçesi, Kayacık Mahallesi, Sahil mevkiinde bulunan ve denizin doldurulması suretiyle elde edilen Karamürsel Belediyesi şehir planı dahilinde kalan sahil kesimini “yap-işlet-devret” modeliyle davalı ... Belediyesi Başkanlığıyla yapılan 19.07.2000 tarihli ihaleyle 13 yıl 6 ay süreyle aldığını, sürenin Karamürsel Belediye Meclisinin 09.08.2000 tarih 478 sayılı kararıyla 10 yıla indirildiğini, müvekkilinin ihale şartnamesi gereği yapılması kararlaştırılan imalatlara Karamürsel Belediye Başkanlığından aldığı inşaat ruhsatıyla başladığını, bu kapsamda; minyatür futbol sahası, tenis sahası, soyunma odaları ve idari bina, çay ocağı, çay ocağı sundurması, açık çay bahçesi, cam paravan, aydınlatma armatürü, ilave soyunma odası yaparak ticari faaliyete başladığını, hal böyleyken Kocaeli Defterdarlığı Milli Emlak Müdürlüğünün önce 01.07.2004 ile 02.03.2006 tarihleri arasındaki 1 yıl 8 ay 2 günlük süre için 19633,46 TL"lik ecrimisil ihbarnamesi ve ödeme emri gönderdiğini, bu ecrimisil bedelinin müvekkili tarafından ödendiğini yine 02.03.2006 ve 29.01.2008 tarihleri arasındaki süre için 26473 TL ecrimisil tahakkuk ettirildiğini, ecrimisil ihbarnamesi ve ödeme emri gönderildiğini, bunun üzerine Kocaeli İdare Mahkemesinde ecrimisil talebinin iptali için dava açtıklarını, davanın halen derdest olduğunu, müvekkilinin Hazine ile belediye arasındaki çekişme nedeniyle zarara uğradığını, belediyenin Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki bir yeri “yap-işlet-devret” modeliyle ihaleye çıkarıp müvekkiline iş yaptırdığını, buna rağmen Hazinenin de kendisinden ecrimisil aldığını, esasen Hazinenin kıyıda yapılan çay bahçelerinin açtığı davalarla yıkımına karar aldırdığını, durum böyleyken Karamürsel Belediye Başkanlığının 04.06.2010 tarihli ihtarnameyle yapılan tesisin teslimini, aksi halde kanuni yollara başvuracağını ihtar ettiğini, bu yazı üzerine Kocaeli Defterdarlığına 14.06.2010 günlü dilekçeyle başvurduklarını, Defterdarlığın 01.07.2010 tarihli cevabı yazısında; Karamürsel Belediyesinin Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerle ilgili kiralama ve sözleşme yapma yetkisinin bulunmadığını, Karamürsel Belediyesiyle sözleşme yapılması halinde sözleşmenin kanunen yok sayılacağını ve ecrimisil takibatına devam edileceğinin kendilerine bildirildiğini, Karamürsel Belediye Başkanlığının tesis yaparak kullandıkları ve Hazineye ecrimisil ödeyerek zilyet oldukları yerlerin Belediyeye teslim edilmesi talebini içeren saldırısının önlenmesini istemiştir.
Davalı ..., dava konusu yerin belediye encümeninin idari nitelikteki kararıyla ihale edildiğini, görevli mahkemenin Kocaeli İdare Mahkemesi olduğunu açıklayarak görevsizlik kararı verilmesini istemiş, bu itirazları giderildiğinde esas hakkında beyanda bulunma ve delil sunma haklarını saklı tutmuşlardır.
Mahkemece, davanın zilyetliğin korunması mahiyetinde olduğu açıklanıp, Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiştir.
Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmazın denizden alınan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Davacı bu yerin 19.07.2000 tarihli ihaleyle “yap-işlet-devret” modeliyle 10 yıllık süreyle Karamürsel Belediye Başkanlığından devralmış ve üzerine tesisler yapmıştır. Bilahare ...Valiliği Defterdarlık Milli Emlak Daire Başkanlığı tarafından gönderilen 24.07.2004, 08.03.2006 ve 06.06.2008 tarihli ecrimisil ihbarnamesi ve ödeme emirleriyle bu yerlerin Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu, ticari amaçla fuzulen işgal edildiği bildirilerek ecrimisil tahakkuk ettirilmiş ve kısmen tahsil edilmiştir. Ayrıca, Defterdarlıkça davacının dilekçesine verilen 01.07.2010 tarihli cevapla da Karamürsel Belediyesinin Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerle ilgili kiralama ve sözleşme yetkisi bulunmadığı, Karamürsel Belediyesiyle sözleşme yapıldığı taktirde sözleşmenin kanunen yok sayılacağı ve ecrmisil takibatına devam edileceği bildirilmiştir. Karamürsel Belediyesi de Karamürsel Noterliğinden deşifre ettiği 04.06.2010 tarih 4139 yevmiye numaralı ihtarname ile davacıyla yapılan sözleşmenin 19.07.2010 tarihinde sona erdiği, tesisin mevcut durumuyla sözleşme şartlarına göre, 19.07.2010 tarihinde teslim edilmesi, aksi taktirde kanuni yollara başvuracağını ihtar etmiştir.
3621 sayılı Kıyı Kanununun “Doldurma ve Kurutma Yoluyla Arazi Kazanma ve Bu Araziler Üzerine Yapılabilecek Yapılar” başlıklı 7. maddesinde “…Kamu yararının gerektirdiği hallerde, uygulama imar planı kararıyla, deniz, göl ve akarsularda ekolojik özellikler dikkate alınarak doldurma ve kurutma suretiyle arazi elde edilebilir… bu araziler Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır, özel mülkiyete konusu olamaz…” denilmiştir. Doldurulan yerlerin doldurma olgusunu yapan idareye geçişi hususunda ise, 5393 sayılı Belediye Kanununun 79/2. maddesine göre, doldurma suretiyle elde edilen yerlerin Kıyı Kanunuyla ilgili mevzuat hükümlerine uygun olarak kullanılmak koşuluyla Maliye Bakanlığı tarafından ilgili Belediye ve Büyükşehir Belediyelerinin tasarrufuna bırakılacağı belirtilmiştir. Doldurulan taşınmazın belediyenin tasarrufuna geçişi doğrudan doğruya olmayıp, doldurma işleminin uygulama imar planına uygun olarak yapıldığının belirlenmesinden sonra Maliye Bakanlığının oluruyla ilgili Belediyeye devir ve teslim edilebileceği açıktır. Bu şekilde işlem yapıldığı taktirde doldurma ve kurutma işlemini yapan ilgili belediye bu yer üzerindeki tasarrufunu sürdürebilir. Bu açıklamalara göre, Karamürsel Belediyesince doldurulan alanın halen 3621 sayılı Kanunun 7 ve 5393 sayılı Kanunun 79/2. maddelerine göre, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu, Kocaeli Defterdarlığı tarafından Maliye Bakanlığının oluruyla dava konusu yerin Karamürsel Belediyesine henüz devrinin yapılmadığı, Karamürsel Belediye Başkanlığının gönderdiği ihtarnameyle de sözleşmenin sona erdiği ve yenilenmeyeceği; Kocaeli Defterdarlığının davacıya gönderdiği 01.07.2010 tarihli ve mahkemeye hitaben gönderdiği 15.09.2010 tarih 4445 sayılı cevabı yazı ve ekleriyle Karamürsel Belediye Başkanlığının ihtarnamesi kapsamından anlaşılmaktadır.
Açıklanan bu olgular karşısında davacıyla davalı ... kıyıdan doldurulmak suretiyle elde edilen, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yer üzerinde çekiştikleri, ihtilafa düştükleri, davacının talebinin artık sözleşmeye dayalı olmayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı zilyetliğin korunması kapsamında bir talep olduğu anlaşılmaktadır. Bu kapsamda mahkemece davanın HUMK. nun 8/II-3 (HMK. m. 4/c) zilyetliğin korunması mahiyetinde görülüp Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş olmasında isabetsizlik bulunmamaktadır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda döküma yazılı 17,15 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 1,25 TL"nin temyiz eden davacıdan alınmasına 17.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.