Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/4568 Esas 2016/4234 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/4568
Karar No: 2016/4234
Karar Tarihi: 07.04.2016

Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/4568 Esas 2016/4234 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2016/4568 E.  ,  2016/4234 K.

    "İçtihat Metni"

    Dolandırıcılık suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda ...... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 21/04/2015 tarihli ve 2015/52538 soruşturma, 2015/42920 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik müşteki tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin mercii ...... 8.Sulh Ceza Hakimliğinin 25/05/2015 tarihli ve 2015/1246 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 23/12/2015 gün ve 26928/85551 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29/01/2016 gün ve 2015/426003 sayılı yazısıyla dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteminde;
    Dosya kapsamına göre, müştekinin ... isimli müteahhitten daire aldığı, ancak aynı dairenin üç kişiye daha satıldığını öğrendiği, akrabası olan şüpheli ...’in tanıdığı iyi avukatlar olduğunu söyleyerek 15.000,00 Türk lirası para istediği ve kendisini ikna ettiği, 9.500,00 Türk lirası parayı şüpheliye verdiği, şüphelinin birkaç ay sonra 5.000,00 Türk lirası daha para istediği, kendisinin de 3.500,00 Türk lirası değerinde cep telefonu alarak şüpheliye verdiği, geçen zaman içerisinde şüphelinin hiçbir avukatla görüşmediği, müteahhiti gayri meşru yollardan zor kullanarak ikna etmeye çalıştığını öğrendiği ve dolandırıldığını anladığını iddiası ile şikayetçi olunmasına rağmen, hiçbir inceleme ve araştırma yapılmadan, dolandırıcılık suçunun maddi unsuru olan hilenin somut olayda gerçekleşmediği ve bu nedenle atılı suçun maddi unsurunun oluşmadığı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, 5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden ...... 8. Sulh Ceza Ceza Hakimliği"nin 25/05/2015 tarihli 2015/1246 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 07/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.