Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/9892
Karar No: 2013/12792
Karar Tarihi: ...09.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/9892 Esas 2013/12792 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2013/9892 E.  ,  2013/12792 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    .

    Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davacı asil ... vek.Av. ... geldiler. Aleyhine temyiz olunan davalı ve vekili gelmedi. Gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için ....09.2013 gününe bırakılması uygun görüldüğünden, belli günde dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dilekçesinde, tarafların müşterek murisi ....."un 05.....1982 tarihli vasiyetname ile davacı lehine muayyen mal vasiyetinde bulunduğunu, .... bulunan 2046, 545, 546, 490, 491 ve 53 parsel nolu taşınmazlar ve bunlar dışında ... parça taşınmazı vasiyet ettiğini, daha sonra murisin bunları sattığını, davalıların açtığı muris muvazaası nedeniyle tapu iptali tescil davası sonucu ..... Hukuk Mahkemesinin 2004/36 E.- 2005/1304 K. sayılı kararı ile muris muvazaası sabit görülerek (atadığı vekilin taşınmazları davalıya, davalının da ....kişiye satışı nedeniyle) davaya konu taşınmazların değerinin terekeye dönmesine karar verilerek 331.369.474,35 TL tazminatın tahsiline karar verildiğini ancak davacı aleyhine hükmedilen bu tazminatın 185.326 TL"sinin davacıya vasiyet edilen ..... ... adet taşınmaza ilişkin olduğu bunlara ilişkin 185.326 TL"nin fazladan ödendiğini, davacının açtığı vasiyetnamenin tenfizi davasında (2010/72 E.) ... Hukuk Genel Kurulu Kararı ile vasiyetin tanınmasına karar verildiğini, buna göre de ... adet taşınmazın davacıya ait iken tereke varlığı olarak düşünüldüğünü (2004/36 E. Dosyada) belirterek; şu anda murisin terekesinde bulunmayan, dolayısıyla davacı adına tescilini talep edemedikleri ancak bedeli davalıların uhdesine geçen 185.326 TL"nin faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.
    .

    Davalı vekili cevabında; dava konusu taşınmazların vasiyet edildikten sonra muris tarafından, davacının arkadaşı olan Halim"e verilen vekaletname ile tapuda davacıya satış gösterilerek devredildiğini, bunun üzerine açtıkları tapu iptali davasından kısa süre sonra davacının ....kişiye satması nedeniyle davanın tazminata dönüştüğünü, tazminata dönüşen davada davacının hiçbir zaman ... adet taşınmazın kendisine vasiyet edildiğini savunmadığını, tazminat ödemekle yükümlü olmadığını ileri sürmeyip, aksine "muvazaa olmadığını" savunduğunu, tazminata hükmedilmesine ilişkin kararın temyizinde de vasiyet edilen taşınmazlara ilişkin temyizde bulunmadığını, ortada kesin hüküm olduğunu, bu davaya ilişkin yargılamanın yenilenmesi talebinin reddedildiğini, tenfiz davasında ise iş bu davaya konu ... adet taşınmaza ilişkin hüküm olmadığını, HGK.kararında da bu taşınmazlardan bahsedilmediğini belirterek davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece; .....Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/36 E.- 2005/130 K.sayılı dosyası ve bu dosya hakkında ........... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/... E.- 2011/38 K.sayılı dosyası ile reddedilen yargılamanın iadesi davası ile, mahkemece verilen kararların hukuken kesinleştiği, dava konusu yapılan hususlara ilişkin kesin hüküm bulunduğu, HMK. 114/i bendi gereğince res"en gözönünde tutulması gerektiği, kaldı ki ........... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/36 E.- 2005/130 K.sayılı dosya içeriği gözönünde tutulduğundan, davacının kötüniyetli olduğu, muris tarafından vekaletle kendisine yapılan devir ve temliklerin muvazaalı olmadığını iddia etmesine karşılık, bu kez davaya dayanak taşınmazların vasiyetnameye dahil olduğunu belirttiği, davacı asilin açıkça TMK."nın ... ve ....maddelerine aykırı hareket ettiği gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmektedir.
    HUMK"nun 237.maddesi gereğince bir davada kesin hükümde bahsedebilmek için, iki davanın da taraflarının, dava sebeplerinin ve konularının aynı olması (HMK 303.maddesine göre, her iki davanın taraflarının, dava sebebinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir.)
    ........... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/36 E.- 2005/130 K.sayılı dosyası incelendiğinde; ............... Köyündeki 2046, 545, 546, 490, 491, 53, 644, 6092, 6094 parsellerin muvazaası nedeniyle tapu kayıtlarının iptali ve ......... adına tescili yargılama aşamasında ....kişiye satılması nedeniyle 340.000 TL tazminata dönüştürülerek talepte bulunulmuş, mahkemece 331.369,47 TL tazminatın davalıdan tahsiline ilişkin verilen hüküm kesinleşmiş, bu dosyaya ilişkin yargılamanın iadesi talebi reddedilmiştir.
    Her iki dosya da dava sebepleri ve konuları farklıdır, iş bu davanın davacısı 2004/36 E.sayılı dosyada davalı, davalıları ise davacı durumundadır.
    Bu durum karşısında mahkemece, kesin hükmün varlığından sözedilerek davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    .


    İş bu davanın davacısının, davalıları hakkında açtığı vasiyetnamenin tenfizine ilişkin davada (2010/72 E.- 2010/658 K.) davacı; "iş bu davaya konu taşınmazlar dışında kalan" ve vasiyete konu ... parça taşınmaza ilişkin tenfiz talebinde bulunmuş, mahkemece; muris ........."un vasiyetname sonrasında yaptığı tasarruflarla vasiyeti ortadan kaldırdığı böylece ortada tenfizi yapılacak bir vasiyetname bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, özel dairece bozma üzerine mahkemece ilk hükümde direnilmiş, ... Hukuk Genel Kurulunca "...Niza konusu taşınmazların bir kısmı murisin ölümünden sona açılan ve kesinleşen muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davaları sonucu terekeye döndüğü, bir kısmının da tapuda vasiyetçi adına kayıtlı olduğu sabittir.
    Vasiyetçi her ne kadar vasiyetnameden vasiyetname ile bağdaşmayan bir hukuki tasarrufta rücu edebilirse de, o tasarrufun hukuki sonuç doğurabilmesi; daha açık bir anlatımla vasiyetnameyi ortadan kaldırabilmesi için sonradan yaptığı hukuki tasarrufun geçerli olması gerekir.(... HGK ........2001 gün ve 2001/...-958 E.-1035 K.)
    Somut olay irdelendiğinde, davaya konu 530 ve 141 parsellerin muris adına kayıtlı olduğu, 107, 86, 559 ve 296 parsellerin ise ....... Asliye Hukuk Mahkemesinin ........2004 gün ve 22003/39-24 sayılı kararı ile ... adına olan kayıtlarının iptali ile ......... mirasçıları adına tesciline karar verildiği görülmektedir.
    Hal böyle olunca, usulünce Noterde düzenlenen vasiyetnameye bir itiraz olmadığı gibi, iptali yönünden de herhangi bir dava açılmadığı anlaşıldığından; vasiyetnamenin geçerli olduğu, davaya konu olan tüm taşınmazların da terekeye dahil olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği " belirtilerek direnme kararı bozulmuş, mahkemece bozma uyarınca tenfiz talebinin kabulüne karar verilmiştir.
    Bu durumda, mahkemece, somut olayda kesin hüküm bulunmadığı gözetilerek işin esasına girilmeli ve yukarıda bahsi geçen ... Hukuk Genel Kurulu Kararı gözetilmek suretiyle vasiyetnamenin geçerli olduğu hususu dikkate alınarak karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, ... duruşmasında vekille temsil edilen davacı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 990 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, ....09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi