17. Hukuk Dairesi 2013/17804 E. , 2015/4428 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; 06.03.2007 tarihinde davalılar sürücü ... ve yolcu ...’in ikinci derecede kusurlu hareketi sonucu desteklerinin öldüğünü belirterek eş ve çocuklar için 25.000 er TL, kardeşler için 10.000 er TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile eş .... için 1.000 TL, çocuklar... ve.... için 500 er TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı sigorta şirketi sadece maddi tazminattan poliçe limiti ile sınırlı olarak) tahsilini talep etmiştir. Davacılar vekili; 21.11.2011 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat taleplerini ....için 31.048,42 TL,.....için 4.201,93 TL, ....için 5.150,19 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı... ve.... vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; maddi tazminatın kabulü ile ... için 31.048,42 TL,..... için 4.201,93 TL.... için 5.150,19 TL maddi tazminatın sigorta şirketinin faiz sorumluluğu 24.01.2011 tarihinden başlamak üzere kaza tarihi olan 06.03.2007 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline; manevi tazminatın kısmen kabulü ile.... için 6.000 TL,..... için 2.000 TL ... 2.000 TL, diğer davacılar için 1.000 er TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 06.03.2007 tarihinden itibaren yasal faizi ile sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalılar Kahraman ve Mesut vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı BK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Somut olayda; davac...."in eşi,....nın ve ....."nın babası, diğer davacıların kardeşi olan destek meydana gelen kaza sonucu vefat etmiştir.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ; Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar ..., ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine, davacılar vekilinin ise diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 3.425,79 TL kalan harcın temyiz eden davalılar ... ve ..."den alınmasına 19.03.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.