
Esas No: 2014/11887
Karar No: 2014/16832
Karar Tarihi: 09.07.2014
2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/11887 Esas 2014/16832 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 5271 sayılı CMK"nın 231/11 maddesi uyarınca hükmün açıklanması ile 2863 sayılı Kanunun 74/2, 765 sayılı TCK"nın 61, 59/2 maddeleri uyarınca mahkumiyet
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılama sonunda 13/11/2008 tarihli karar ile sanığın, 2863 sayılı Kanunun 74/2, 765 sayılı TCK"nın 61, 59/2, 5271 sayılı CMK"nın 231/5 maddeleri uyarınca 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, her ne kadar mahkemece düzenlenen 17/03/2009 tarihli “kesinleşme şerhi” nde, kararın kesinleşme tarihi olarak 24/02/2009 tarihi gösterilmiş ise de, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair 13/11/2008 tarihli kararın, sanık ..."in yüzüne karşı tefhim edilmiş olması ve adı geçen sanık tarafından yasal bir haftalık itiraz süresi içerisinde karara itiraz edilmemesi karşısında, bir haftalık sürenin sona ermesini takip eden 21/11/2008 tarihi itibariyle kararın sanık ... yönünden kesinleştiğini kabulde zorunluluk bulunduğu, diğer sanıklardan birinin müdafii tarafından yapılan itiraz başvurusunun, kararın sanık ... yönünden kesinleşmesini etkilemeyeceği, bu nedenle, adı geçen sanık hakkındaki beş yıllık denetim süresi 21/11/2008 tarihi itibariyle başladığından, 5271 sayılı CMK"nın 231/8 maddesi uyarınca dava zamanaşımının durduğu, sanığın 03/01/2012 tarihinde kasten yaralama suçunu işlediği sabit kabul edilerek, Safranbolu Sulh Ceza Mahkemesi"nin 27/02/2013 tarihli ilamı ile mahkumiyetine hükmedildiği, denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlendiğinden, anılan suçun işlendiği 03/01/2012 tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin işlemeye devam ettiği, zamanaşımı bakımından lehe olan 765 sayılı TCK"nın 102/4 ve 104/3 maddelerine göre hesaplanan olağanüstü zamanaşımı süresine, 21/11/2008 – 03/01/2012 tarih aralığında duran süre ilave edildiğinde, inceleme tarihi itibariyle zamanaşımının dolmadığı anlaşılmakla, tebliğnamedeki düşme görüşüne iştirak edilmemiş olup;
Sanığın, haklarında aynı suçtan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen diğer sanıklar ile fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek, kültür varlıkları bulmak amacıyla, 2863 sayılı Kanunun 6. maddesi kapsamı dışında kalan bölgede, yaklaşık 70 cm derinliğinde çukur açmak suretiyle izinsiz kazı yaptığı ve sözü edilen derinliğin, kültür varlıkları bulmak için yeterli olduğu, bu niteliğiyle eylemin, suç tarihi itibariyle yürürlükte olan 2863 sayılı Kanunun 5728 sayılı Kanun ile değişmeden önceki 74/2. cümlesine ve suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun ile değişik 74/1-2. cümlesine temas eden suçu oluşturduğu, lehe kanun karşılaştırması anılan hükümler arasında yapılarak, hapis cezasının asgari haddi yönünden daha lehe olan ilk düzenleme uyarınca sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, lehe kanun mukayesesinde yanılgıya düşülüp, eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı kabul edilerek sanık hakkında eksik ceza tayini ve,
Kendisini vekil ile temsil ettiren katılan kurum lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 09/07/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.