MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.01.2010 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.11.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı, davalı ile birlikte Finansal Kiralama Sözleşmesi yaparak tarım kurutma makinası aldıklarını, makinanın kullanımı hususunda uyuşmazlık çıktığını ileri sürerek ortalığının satış yoluyla giderilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, dava konusu edilen makinanın kendisine ait olduğunu, davacının ortaklığının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, mülkiyetin tespitine ilişkin olarak açılan davanın bekletici mesele yapılmasından vazgeçilerek davacının dava konusu taşınırda ortak olduğunu ispat edemediği gerekçesiyle davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Paydaşlığın giderilmesi davaları paylı veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan iki taraflı taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Mahkemece, 30/06/2010 tarihli oturumda, dava konusu edilen tarım makinasının mülkiyetinin tespiti ile ilgili görevli mahkemede dava açmak üzere davacı tarafa süre verilmiş, verilen süre içinde ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2010/216 E. sayılı dosyası ile açılan davanın bekletici mesele
yapılmasına karar verilmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 14/11/2011 tarihli ve 2010/236 E., 2011/316 K. sayılı ilamıyla davanın reddine dair verilen karar davacının temyizi sonucu bozulmuş olup kesinleşmesi beklenmeden bekletici mesele yapılması yönündeki ara karardan vazgeçilmesine karar verilmiştir.
Bu davanın davacı yararına sonuçlanması halinde dava konusu taşınırın aidiyeti belirlenmiş olacağından davanın bekletici mesele yapılarak kesinleşmesi beklenmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, sair temyiz nedenlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 04.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.