3. Hukuk Dairesi 2013/9513 E. , 2013/12722 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tedbir nafakası davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili 19/07/2012 tarihli dilekçesinde özetle; tarafların 1996 yılında evlendiklerini, bu evlilikten ... isimli 2 çocuklarının olduğunu, davalının orman ürünleri imalatı, ithalat ve ihracatı işi ile ilgilendiğini, davacının ise ev hanımı olduğunu, davalının 11-12 yıl önce, müvekkilinin aracı olması ile iş yerine sekreter olarak giren ve sonradan muhasebeci olarak çalışmaya devam eden bayan ile ilişkisinin olduğunu, 22/03/2012 tarihinde davalının evi terk ettiğini, müvekkilinin hiç bir geliri olmaması nedeniyle halen çocukları ile birlikte zor durumda kaldığını, dolayısıyla maddi durumu iyi olan davalıdan müvekkili için aylık 2.000,00 TL müşterek çocuklar için 1.500,00"er TL olmak üzere nafakanın alınarak davacı tarafa verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 09/08/2012 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkiline isnat edilen hususların hiç birinin doğru olmadığının, müvekkilinin çocukları ve eşinin yaşantısını en iyi şekilde sürmesi için gece gündüz çalıştığını, buna rağmen çocuklarının annelerinin dolduruşu ile telefonda müvekkiline ağır hakaretlerde bulunduklarını, onların psikolojisinin bozulmaması için müvekkilinin evden ayrılmak zorunda kaldığını, zaten ailesinin tüm ihtiyaçlarını da karşıladığını, kendilerine kredi kartı da bıraktığını, istenen nafaka miktarının fazla olduğunu, dolayısıyla haksız olarak açılan davanın reddine karar verilmesini istediklerini talep ve beyan etmiştir.
Mahkemece davanın KISMEN KABULÜ ile; davacı ... bakımından aylık 2.000,00 TL, müşterek çocuklar ... bakımından ise aylık 1.500,00"er TL nafakanın dava tarihinden olmak üzere işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, nafaka miktarının belirlenmesi hakimin takdirine bağlı olduğundan nafaka alacağı karar tarihinde belirli ve istenebilir olacaktır .
Yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre de, nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder. Mahkemece, dava tarihinden itibaren yasal oranda faiz yürütülmesi cihetine gidilmesi usul ve yasaya uygun değildir .
Ancak, bu yanılgının düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK.438/VII.C.2, 6100 sayılı Yasanın 370/2 Ek.3/1.maddesi anlamında “hakimin takdir yetkisi kapsamında” kalmadığından hükmün 1.fıkrasında yeralan; “…işletilecek yasal faizi ile birlikte...” ifadelerinin tamamen çıkarılması sureti ile hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 658,20 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 16.09.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.