Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/23918 Esas 2015/4380 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/23918
Karar No: 2015/4380
Karar Tarihi: 17.03.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/23918 Esas 2015/4380 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/23918 E.  ,  2015/4380 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı 3.kişi vekili, ....İcra Müdürlüğünün 2011/3603 sayılı takip dosyasından, davacı şirketin borçluya ariyet olarak bıraktığı akaryakıt pompaları ve jenaratör"ün 20.05.2011 tarihinde haczedildiğiniz belirterek, İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan hacizlerin kaldırılmasını istemiştir.
    Davalı alacaklı vekili, haciz adresinin borçlu şirkete ait olduğunu, alacaklılardan mal kaçırma amacı ile, davacı lehine 2005 yılında intifa hakkı tesis edilmesine rağmen yeni bir sözleşme ile dava konusu malların ariyet olarak gösterildiğini, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Davalı borçlu, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır.
    Mahkemece, haczin borçlunun adresinde yapıldığı ancak 17.09.2010 tarihli ariyet sözleşmesi ile borçluya ariyet olarak verilen mallar olduğunun anlaşıldığından bahisle davanın kabulüne karar vermiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, 3.kişinin İİK"nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir.
    Dava konusu haciz borçlu şirkete ait petrol istasyonunda yapılmıştır. İİK"nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısı ile davalı alacaklı yararınadır.Bu karinenin aksinin davacı 3.kişi tarafından kesin ve güçlü delillerle kanıtlanması gerekmektidir.
    Davacı 3.kişi, hacizli pompaların ve jenaratörün borçluya ariyet sözleşmesi gereğince verildiğini iddia etmiş,buna ilişkin olarak adi nitelikte düzenlenmiş 17.09.2010 tarihli sözleşme sunmuştur. Dosya içerisinde mevcut tapu kayıtlarından, davacı 3.kişi lehine borçlulara ait taşınmazda 29.06.2005 tarihinde 15 yıllık irtifat hakkı tesis edildiği görülmüştür.
    2005 yılında irtifak hakkı tesis edilen taşınmazda, borcun doğumundan sonra adi nitelikte düzenlenmiş ariyet sözleşmesi, karine aksini ispata elverişli nitelikte görülmemiştir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak davacı 3.kişinin davasının reddine karar verilmesi gerekirken, aksi düşüncelerle davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı alacaklıya geri verilmesine 17.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.