Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2016/465
Karar No: 2021/758
Karar Tarihi: 02.03.2021

Danıştay 13. Daire 2016/465 Esas 2021/758 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2016/465
Karar No:2021/758

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR): 1. … Teknoloji Yazılım Elektronik Mühendislik Medikal İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

2. …Havacılık Sanayi ve Ticaret A.Ş.
3. … Uçak Bakım Onarım ve Havacılık Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU :… İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Sağlık Bakanlığı Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nce 09/07/2015 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen … ihale kayıt numaralı "Dört Adet İki Hasta Taşıyabilen Ambulans Uçak Kiralanması" ihalesinin 2. kısmının iptaline ilişkin ihale komisyon kararına karşı davacılar tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusunun, Kamu İhale Kurulu'nun (Kurul) 26/08/2015 tarih ve 2015/UH.II-2343 sayılı kararı ile süre yönünden reddine dair kısmının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; uyuşmazlık konusu ihalede, … Telekomünikasyon Taahhüt Elektrik Elektronik İnşaat Danışmanlık Sanayi Ticaret Limited Şirketi tarafından 18/06/2015 tarihli dilekçe ile ihale dokümanına yönelik itirazda bulunulduğu; bu durumda, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nda, ihalenin iptaline ilişkin işlemlerden şikâyet ve itirazen şikâyet üzerine alınanların itirazen şikâyete konu edilebileceğinin belirtildiği, öncesinde idareye şikâyet başvurusu yapıldığı açık olan uyuşmazlık konusu ihalenin iptaline ilişkin karar üzerine Kamu İhale Kurumu'na itirazen şikâyet başvurusunda bulunulabileceği, ancak 14/07/2015 tarihinde ihalenin 2. kısmının iptal edildiği ve kararın aynı gün EKAP üzerinden davacılara tebliğ edildiği, bu tarihten itibaren beş gün içinde davalı idareye doğrudan itirazen şikâyet başvurusunda bulunması gerekirken, bu süre geçtikten sonra 24/07/2015 tarihinde idareye şikâyet başvurusunda, 07/08/2015 tarihinde de davalı idareye itirazen şikâyet başvurusunda bulunduğu anlaşıldığından, davacıların ihalenin 2. kısmının iptaline ilişkin itirazen şikâyet başvurusunun süre yönünden reddine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacılar tarafından, dava dışı istekli tarafından idareye yapılan 18/06/2015 tarihli şikâyet başvurusunun, ihale dokümanına ilişkin olduğu, ihalenin iptali kararının bu başvuru üzerine alınmadığı, bu nedenle itirazen şikâyet başvuru süresinin 10 (on) gün olduğu, gerek ihale komisyonu kararında gerekse şikâyet başvurusu üzerine idarece tesis edilen işlemde, dokümana ilişkin şikâyet başvurusunda bulunulduğunun belirtilmediği, daha önce şikâyet başvurusunda bulunulduğunun bilinmediği gibi bilinebilecek bir durumun da söz konusu olmadığı, ayrıca bu işlemlere karşı hangi kanun yoluna başvuruda bulunulabileceğinin idarece belirtilmediği, bu kapsamda dava konusu Kurul kararının, başvurunun süre yönünden reddine ilişkin kısmının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, dava konusu ihalede, ihale dokümanını satın alan bir firma tarafından 18/06/2015 tarihinde dokümana yönelik olarak şikâyet başvurusunda bulunulduğu, idarece şikâyet başvurusunun reddedildiği, teklifler alındıktan sonra 14/07/2015 tarihli ihale komisyonu kararı ile ihalenin 2. kısmının iptal edildiği, iptal gerekçesinin "kamu kaynaklarının etkin ve verimli kullanımının gerçekleşmemesi ve ihale konusu hizmetin tekrardan ihale edilmesi halinde daha ekonomik fiyatlarla temin edileceği" şeklinde ifade edildiği; ihale komisyon kararından davacıların ihalenin 2. kısım için verdiği teklifinin geçerli kabul edildiği, dolayısıyla teklifin değerlendirme dışı bırakılmasına yönelik bir şikâyet başvurusunun söz konusu olmadığı; bununla birlikte, idarece 14/07/2015 tarihinde dava konusu ihalenin 2. kısmının iptal edildiği ve kararın aynı gün EKAP üzerinden tebliğ edildiği anlaşılmış olup, davacılar tarafından bu tarihten itibaren beş gün içinde Kurum'a doğrudan itirazen şikâyet başvurusunda bulunması gerekirken, bu süre geçtikten sonra 24/07/2015 tarihinde idareye şikâyet başvurusunda bulunduğu; bu kapsamda dava konusu ihalenin 2. kısmına ilişkin başvurunun süre yönünden reddine dair dava konusu Kurul kararının hukuka uygun olarak tesis edildiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Sağlık Bakanlığı Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nce 09/07/2015 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen … ihale kayıt numaralı "Dört Adet İki Hasta Taşıyabilen Ambulans Uçak Kiralanması" ihalesi, kısmi teklife açık olarak 2 kısımda ihale edilmiş olup, 14/07/2015 tarihli ihale komisyonu kararı ile ihalenin 1. kısmının, ekonomik açıdan en avantajlı teklifi sunan …Havacılık Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi üzerinde bırakılmasına; "Kamu kaynaklarının etkin ve verimli kullanımının gerçekleşmemesi ve ihale konusu hizmetin tekrardan ihale edilmesi hâlinde daha ekonomik fiyatlarla temin edileceği" gerekçesi ile de ihalenin 2. kısmının iptaline karar verilmiştir.
14/07/2015 tarihli ihale komisyonu kararının, davacılara EKAP üzerinden 14/07/2015 tarihinde bildirilmesi üzerine, bu karara karşı davacılar tarafından 24/07/2015 tarihli dilekçe ile idareye şikâyet başvurusunda bulunulmuş olup,
başvurunun idarece 29/07/2015 tarihli işlemle reddedilmesi üzerine 07/08/2015 tarihinde itirazen şikâyet başvurusunda bulunulmuştur.
Kamu İhale Kurulu'nun 26/08/2015 tarih ve 2015-UH.II-2343 sayılı kararı ile ihalenin 2. kısmının iptaline ilişkin işleme karşı, idareye süresinde şikâyet başvurusunda bulunulmadığı gerekçesiyle itirazen şikâyet başvurusunun süre yönünden reddi üzerine, dava konusu Kurul kararının bu kısmının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasa'nın "Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü" başlıklı 11. maddesinde, Anayasa hükümlerinin, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kuralları olduğu; "Hak arama hürriyeti" başlıklı 36. maddesinde, herkesin, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahip olduğu; "Temel hak ve hürriyetlerin korunması" başlıklı 40. maddesine, 03/10/2001 tarih ve 4709 sayılı Kanun'un 16. maddesiyle eklenen ikinci fıkrasında, Devlet'in, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorunda olduğu; 125. maddesinin üçüncü fıkrasında ise, idarî işlemlere karşı açılacak davalarda sürenin, yazılı bildirim tarihinden başlayacağı kurala bağlanmıştır.
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 54. maddesinin birinci fıkrasında, ihale sürecindeki hukuka aykırı işlem veya eylemler nedeniyle bir hak kaybına veya zarara uğradığını veya zarara uğramasının muhtemel olduğunu iddia eden aday veya istekli ile istekli olabileceklerin, bu Kanun'da belirtilen şekil ve usul kurallarına uygun olmak şartıyla şikâyet ve itirazen şikâyet başvurusunda bulunabilecekleri; ikinci fıkrasında, şikâyet ve itirazen şikâyet başvurularının, dava açılmadan önce tüketilmesi zorunlu idarî başvuru yolları olduğu; 55. maddesinin birinci fıkrasında, ihale sürecindeki işlem veya eylemlerin hukuka aykırılığı iddiasıyla bu işlem veya eylemlerin farkına varıldığı veya farkına varılmış olması gereken tarihi izleyen günden itibaren 21. maddenin (b) ve (c) bentlerine göre yapılan ihalelerde beş gün, diğer hâllerde ise on gün içinde ve sözleşmenin imzalanmasından önce, ihaleyi yapan idareye şikâyet başvurusunda bulunulacağı; dördüncü fıkrasında, belirtilen süre içinde bir karar alınmaması durumunda başvuru sahibi tarafından karar verme süresinin bitimini, süresinde alınan kararın uygun bulunmaması durumunda ise başvuru sahibi dâhil aday, istekli veya istekli olabilecekler tarafından idarece alınan kararın bildirimini izleyen on gün içinde Kurum'a itirazen şikâyet başvurusunda bulunulabileceği; 56. maddesinin birinci fıkrasında, idareye şikâyet başvurusunda bulunan veya idarece alınan kararı uygun bulmayan aday, istekli veya istekli olabilecekler tarafından 55. maddenin dördüncü fıkrasında belirtilen hâllerde ve sürede, sözleşme imzalanmadan önce itirazen şikâyet başvurusunda bulunulabileceği kurala bağlanmıştır.
İhalelere Yönelik Başvurular Hakkında Yönetmelik'in 14. maddesinin birinci fıkrasında, "İdareye yapılan şikâyet başvurusu üzerine idare tarafından alınan kararın uygun bulunmaması veya süresi içinde karar alınmaması hallerinde veya şikâyet ya da itirazen şikâyet üzerine idare tarafından alınan ihalenin iptali kararlarına karşı doğrudan Kurum'a itirazen şikâyet başvurusunda bulunulabilir."; üçüncü fıkrasında, "Şikâyet başvurusu üzerine idarece alınan kararla bir hak kaybına veya zarara uğradığını ya da zarara uğramasının muhtemel olduğunu iddia edenler bu hususa ilişkin başvuruyu itirazen şikâyet başvurusu olarak doğrudan Kuruma yaparlar." kuralına yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Anayasa'nın 40. maddesine eklenen ikinci fıkranın gerekçesinde, bu değişikliğin, bireylerin yargı ya da idarî makamlar önünde sonuna kadar haklarını arayabilmelerine kolaylık ve imkân sağlanması amacıyla ve son derece dağınık mevzuat karşısında kanun yolu, mercii ve sürelerin belirtilmesinin hak arama, hak ve hürriyetlerin korunması açısından zorunluluk hâline gelmesi nedeniyle yapıldığına değinilmiştir.
Anayasal düzenlemeler ve değinilen gerekçeden; Devlet'in, kurumları vasıtasıyla tesis edilen her türlü işlemlerinde, bu işlemlere karşı başvurulacak yargı yeri veya idarî makamlar ile başvuru süresinin gösterilmesinin bir anayasal zorunluluk hâline getirildiği anlaşılmaktadır. Anayasa'nın bağlayıcılığı karşısında, bu zorunluluğa; yasama, yürütme ve yargı organlarının, idare makamlarının ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarının uymakla yükümlü oldukları sonucuna ulaşılmaktadır.
Anayasal düzenlemeler, kural olarak doğrudan uygulanacak hükümlerden olmayıp, kanunlarda gerekli düzenlemeler yapılarak yaşama geçirilirler. Ancak, öğretide ve Anayasa Mahkemesi'nin kimi kararlarında, yürürlüğe konulması gereken yasal düzenlemede yer verilmesi gereken konuların Anayasa metninde açıkça kurala bağlandığı durumlarda, bir özel kanun ya da yürürlükteki kanunlarda uygun değişiklik yapılması gerekmeksizin Anayasa hükümlerinin doğrudan uygulanacağı kabul edilmektedir. Nitekim Anayasa Mahkemesi, Anayasa'nın 40. maddesinin ikinci fıkrasının doğrudan uygulanması gerektiğini, 08/12/2004 tarih ve E:2004/84, K:2004/124 sayılı kararında; 5225 sayılı Kanun'da, başvurulacak kanun yolu ve süresinin özel olarak düzenlenmemiş olmasının, Anayasa'nın 40. maddesine aykırılık oluşturmadığını belirterek benimsemiş ve kararında; bireyler hakkında kurulan işlemlere karşı kanun yolları, başvurulacak merciler ile sürelerin belirtilmesi yönünden Devlet'e verilen görevin bir zorunluluk içerdiğine, bu zorunluluk nedeniyle her kanunda özel bir düzenleme yapılması gerekmediğine değinerek, Anayasa'nın 40. maddesinin ikinci fıkrasının doğrudan uygulanır nitelik taşıdığını kabul etmiştir.
Devlet'in, işlemlerinde, bireylerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorunda olduğunu düzenleyen Anayasa'nın 40. maddesinin ikinci fıkrasının, ayrı bir yasal düzenlemenin varlığını gerektirmeyen, doğrudan uygulanabilir nitelik taşımasından dolayı, yasama, yürütme ve yargı organlarının, idare makamlarının ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarının işlemlerinde, bu işlemlere karşı başvurulacak idarî mercileri ve kanun yolları ile sürelerini belirtmeleri zorunludur.
Bu itibarla, Devlet'in, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorunda olduğunu öngören Anayasa'nın 40. maddesinin ikinci fıkrasındaki düzenlemeye rağmen, gerek 14/07/2015 tarihli ihale komisyonu kararında gerekse idareye yapılan şikâyet başvurusunun reddine ilişkin 29/07/2015 tarihli işlemde, dava dışı istekli tarafından, ihalenin 2. kısmının iptali öncesinde 18/06/2015 tarihli dilekçe ile ihale dokümanına yönelik şikâyet başvurusunda bulunulduğunun ifade edilmediği, bu kapsamda davacıların hangi kanun yolları ve mercilere başvurabileceği ve dava açma süresi belirtilmediğinden, idarenin doğru bilgilendirme yükümlülüğünü yerine getirmemesi ve hak arama özgürlüğünün ihlâl edilmiş olması karşısında, yukarıda belirtilen Anayasal zorunluluk karşısında itirazen şikâyet başvurusunun süresinde olmadığının kabul edilemeyeceği sonucuna varıldığından, başvurunun süre yönünden reddine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.
Bu itibarla, başvurunun süre yönünden reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk, davanın reddi yolundaki temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukukî isabet bulunmamaktadır.


KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacıların temyiz istemlerinin kabulüne;
2.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. DAVA KONUSU İŞLEMİN İPTALİNE,
4.Ayrıntısı aşağıda gösterilen ilk derece ve temyiz yargılama giderleri toplamı …-TL ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacılara verilmesine,
5. Posta giderleri avansından artan tutarın ve istemi hâlinde ilk derece aşamasında kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcı ile fazladan yatırılan …-TL temyiz harçlarının davacılara iadesine,
6. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
7. 2577 sayılı Kanun'un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 02/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi