13. Ceza Dairesi Esas No: 2012/13470 Karar No: 2013/5740 Karar Tarihi: 11.03.2013
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2012/13470 Esas 2013/5740 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Malatya 3. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanık hırsızlık suçundan mahkum edilmiş ve temyiz itirazı reddedilmiştir. Ancak, sanığın tekerrüre esas sabıkası bulunduğu halde cezasında artırım yapılmaması ve eksik ceza tayini yapıldığı gerekçesiyle karar bozulmuştur. Ayrıca, 18 yaşından küçük bir sanık hakkında verilen hapis cezasının adli para cezasına veya yazılı seçenek tedbirlerine çevrilmemesi usul ve kanuna aykırı kabul edilmiştir. Sanık hakkında uygulanan kanun maddeleri; TCK'nın 81/2, 522/son ve 522/1, 647 sayılı Yasa'nın 4/2 ve 5237 sayılı TCK'nın 50/3 ve 50/1 maddeleridir.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2012/13470 E. , 2013/5740 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Malatya 3. Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: A-Sanık ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Sanığın hırsızlık suçundan tekerrüre esas sabıkası bulunduğu halde TCK"nın 81/2. maddesi ile cezasından artırım yapılmaması ve TCK"nın 522/son maddesinin uygulanmaması suretiyle aynı Yasanın 522/1. maddesi uyarınca indirim yapılarak eksik ceza tayini, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; sanık ..."ın temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, B-Sanık ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanığın hırsızlık suçundan Malatya 1. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 18/06/2003 tarih 2003/595-791 sayılı tekerrüre esas sabıkası bulunduğu halde TCK"nın 81/2. maddesi ile cezasından artırım yapılmaması ve TCK"nın 522/son maddesinin uygulanmaması suretiyle aynı Yasanın 522/1.maddesi uyarınca indirim yapılarak eksik ceza tayini, 2-18 yaşından küçük olan sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının, 647 sayılı Yasanın 4/2. maddesinde ön görülen adli para cezasına veya yazılı seçenek tedbirlerden birine çevrilmesi zorunluluğunun gözetilmediği görülmüş ise de, atıfet kuralları gereği sanığın sabit kabul edilen eylemi nedeniyle kısa süreli hapis cezasına mahkumiyet hükmü dışında kalan bir cezanın hükmolunması gerekirken, yanılgılı uygulama sonucu 647 sayılı Yasanın 4/2. maddesi değerlendirme sınırı içerisine giren bir cezanın verilmesi halinde, 647 sayılı Yasanın 4/2. maddesi değerlendirilemeyeceği, aksi halin, sanığın; önceki yanılgılı uygulama sebebiyle ortaya çıkacak sonuçtan ikinci kez yararlandırılmasının sağlanmasına, hakkaniyete aykırı sonuçlar doğmasına, adalet ve eşitlik ilkelerinin zedelenmesine yol açacağını belirten Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 04.03.2008 gün ve 2008/6-47 esas-2008/43 sayılı kararı gereğince, sanık hakkında 647 sayılı Yasanın 4/2. maddesinin uygulanma imkanı bulunmamasına karşın, mahkeme tarafından 5237 sayılı Yasa kapsamında yapılan değerlendirmede belirlenen cezaların 1 yıl hapis cezası ve altında olduğu ve suç tarihinde henüz 18 yaşını ikmal etmediğinin anlaşılması karşısında, bu sebeple 5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesi gereğince hakkında hükmedilen kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezaların aynı kanunun 50/1. maddesi gereğince adli para cezası yada diğer tedbirlerden birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilerek lehe yasanın tespit edilmesi zorunluğunun gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, ceza süresi bakımından 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkının gözetilmesine, 11/03/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.