3. Ceza Dairesi Esas No: 2018/6027 Karar No: 2019/2730 Karar Tarihi: 12.02.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/6027 Esas 2019/2730 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, kasten yaralama suçu nedeniyle verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; mağdurun tüm tedavi evraklarının kesin adli raporunun tanzimi gerektiği, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı belirlenemediğinde haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiği, tekerrüre esas sabıkası olan sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejimine göre ceza çektirilmesi ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması gerektiğinin gözetilmediği gerekçeleriyle kararı bozdu. Anayasa Mahkemesinin 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı hükümleri iptal etmesi nedeniyle sanığın hak yoksunlukları yönünden hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri ise şu şekilde: 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK’un 310/1, 317, 321 ve 326/son madde.
3. Ceza Dairesi 2018/6027 E. , 2019/2730 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyetlere dair
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: 1) Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; 29.06.2015 tarihinde tebliğ edilen edilen kararı 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi uyarınca halen yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"un 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra 07.07.2015 tarihinde temyiz eden sanığın kanuni süresinden sonra vaki temyiz talebinin, CMUK’un 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE, 2) Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; a) Mağdur ..."daki adli bulgulara göre, mağdurun tüm tedavi evrakları ve raporları varsa grafileri ile birlikte en yakın Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğüne gönderilerek 5237 sayılı TCK"nin 86 ve 87. maddeleri kapsamında yaralanmasının kesin olarak niteliği konusunda Yargıtay denetimine elverişli şekilde kesin adli raporunun tanziminin istenilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayini gerekirken yetersiz raporlara dayanılarak eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabule göre, b) Karşılıklı kavga şeklinde gerçekleşen olayda ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiği hususunda taraflar arasında farklı beyanlar bulunduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas - 367 Karar sayılı kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu ceza dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde şüpheli kalan bu halde sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, c) Sanığın adli sicil kaydına göre tekerrüre esas başkaca mahkumiyet hükümleri bulunduğu halde, Yargıtay denetimine esas olacak şekilde kesinleşme ve infaz tarihlerini gösterir şekilde anılan ilamların getirtilerek tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı değerlendirilmeksizin, Karapınar(Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesinin 15.06.2010 tarihinde kesinleşmiş, 15.06.2010 tarih ve 2010/69 Esas - 2010/187 Karar sayılı 5237 sayılı TCK’nin 179/3, 62/1 ve 50/1-a. maddeleri uyarınca verilen 500,00 TL adli para cezası ile mahkumiyetine dair kesin nitelikte adli para cezası olduğundan tekerrüre esas alınamayacak olan ilam nedeniyle sanığın cezasının TCK’nin 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair karar verilmesi, d) Tekerrüre esas sabıkası olan sanık hakkında, 5237 sayılı TCK"nin 58. maddesi uyarınca cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi ile birlikte TCK"nin 58/6-7. maddesi uyarınca cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına da karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, e) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerle, 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, CMUK"un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 12.02.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.