(Kapatılan) 13. Hukuk Dairesi 2012/23482 E. , 2013/18468 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tüketiciyi koruma kanunundan kaynaklanan davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan gelen olmadığından incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı şirketten 31.000,00 TL bedelle bir araç satın aldığını, aracı teslim aldığı gün aracın arızalanması sonucu yolda kaldığını ve aracı satın aldığı şirket servisine çektirdiğini, yapılan muayene sonucunda şanzumanın arızalı olduğunun saptandığını, 06/12/2010 tarihinde 1.251,37 TL ödeyerek şanzumanı değiştirdiğini, ancak arızanın bir türlü giderilemediğini ve araçtan beklediği faydayı görmediğini, B.K. 194.maddesi gereğince satıcı davalının bundan sorumlu olduğunu, bu satıştan dolayı maddi ve manevi tazminat hakları saklı kalmak kaydı ile taraflar arasında akdedilen 13/11/2010 tarihli sözleşmenin feshedilerek satım tarihi olan 22/11/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 31.000,00 TL satım bedelinin müvekkiline iadesine, aracın onarımı ve servise çekilme giderleri için harcanan toplam 3.354,72 TL nin de davalı firmadan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini
oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta, araç alım satımı ile uğraşan davalının (satıcı) davacıya (alıcı) araç sattığı ve taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır.
4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunu uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık satış sözleşmesinden kaynaklanmakta olup Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece, görevsizlik kararı verilerek dosyanın tüketici mahkemesine gönderilmesi gerekirken işin esası hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle, hükmün BOZULMASINA, 2.bentte belirtilen nedenle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, peşin alınan 490,80 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 04.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.