Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/12859
Karar No: 2022/13459
Karar Tarihi: 04.10.2022

Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2021/12859 Esas 2022/13459 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, hakkı olmayan yere tecavüz etme suçundan şüpheliler hakkında yapılan soruşturma sonucunda, suçun hukuki ihtilaf niteliğinde kaldığı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığı kararını veren mahkemenin kararını bozdu. Şikayetçinin tapu kayıtlarında hak sahibi olduğu parselleri şüphelilerin izni dışında kullandıkları, şifahi uyarı ve ihtarların yerine getirilmediği, şüphelilerin diğer hissedarlarla sözleşme yaptığı belirlendi. Cumhuriyet Savcısının delilleri toplayarak muhafaza altına alma ve kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluştuğunda iddianame düzenleme yükümlülüğüne değinildi. Kanun maddeleri olarak, Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun 160, 170, 172 ve 173. maddelerine atıfta bulunuldu.
8. Ceza Dairesi         2021/12859 E.  ,  2022/13459 K.

    "İçtihat Metni"


    Hakkı olmayan yere tecavüz etme suçundan şüpheliler ..., ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 15.01.2021 tarihli ve 2020/1276 soruşturma, ...sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine dair mercii ... Sulh Ceza Hakimliğinin 22.01.2021 tarihli ve 2021/211 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
    Dosya kapsamına göre, soruşturma konusu olan... İlçesi .... Mahallesinde yer alan 281, 144, 475 ve 648 parsel sayılı taşınmazları müşteki ...'in izni dışında şüphelilerin fiilen kullandıkları iddia olunan olayda yapılan soruşturma sonunda, eylemin hukuki ihtilaf kapsamında kaldığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş ise de;
    Somut olayda, bahse konu taşınmazların tapu kayıtlarının incelenmesinde müştekinin anılan parsellerde hak sahipliğinin bulunduğu, müşteki vekilinin suç duyurusuna ilişkin dilekçesinde şüphelilerin 28.12.2020 tarihinden önce şifahi olarak taşınmazları kullanmamaları yönünde uyarıldığı ve kullandıkları taşınmazlardaki işgallerinin sonlandırılması için noter aracılığı ile ihtar gönderdiklerini beyan ettiği, anılan ihtarnamelerin dosya kapsamında bulunduğu, dosyada mevcut 28.12.2020 tarihli bilirkişi raporuna göre şüphelilerin anılan parselleri uyarı ve ihtar sonrasında halen kullandıklarının köy muhtarının gösteriminde tespit edildiği, şüphelilerin de alınan ifadelerinde, taşınmazları parseller üzerinde diğer hissederlar olan .... ile aralarında yaptıkları sözleşmeye binaen uzun zamandır kullandıklarını beyan ettikleri anlaşılmakla, bu suçtan şüpheliler hakkında kamu davası açılması için yeterli şüphe bulunduğu, mevcut delillerin kamu davasının açılmasını gerektirir nitelikte bulunduğu, bu delillere ve suçun unsurlarına yönelik takdir ve değerlendirmenin mahkemesince yapılması gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 12.04.2021 gün ve 2021-4318 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09.06.2021 gün ve KYB - 2021/52314 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Hakkı olmayan yere tecavüz etme suçundan şüpheliler ..., ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 15.01.2021 tarihli ve 2020/1276 soruşturma, 2021/31 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik şikayetçi vekilinin karara 20.01.2021 tarihinde itirazı üzerine .... Sulh Ceza Hakimliğinin 22.01.2021 tarihli, 2021/211 değişik iş sayılı kararıyla itirazın reddedilerek kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
    Ceza Muhakemeleri Kanununda;
    “Madde 160 - (1) Cumhuriyet Savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar.
    (2)Cumhuriyet Savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.
    Madde 170 - (1) Kamu davasını açma görevi, Cumhuriyet Savcısı tarafından yerine getirilir.
    (2) Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı, bir iddianame düzenler.
    Madde 172 - (1) Cumhuriyet Savcısı, soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hâllerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir. Bu karar, suçtan zarar gören ile önceden ifadesi alınmış veya sorguya çekilmiş şüpheliye bildirilir. Kararda itiraz hakkı, süresi ve mercii gösterilir.
    Madde 173 - (1) Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet Savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebilir.
    (2)İtiraz dilekçesinde, kamu davasının açılmasını gerektirebilecek olaylar ve deliller belirtilir.
    (3) (Değişik fıkra: 18.06.2014-6545 S.K./71. md) Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder; itiraz edeni giderlere mahkûm eder ve dosyayı Cumhuriyet Savcısına gönderir. Cumhuriyet Savcısı, kararı itiraz edene ve şüpheliye bildirir.
    (4) (Değişik fıkra: 25.05.2005-5353 S.K./26.mad) Sulh ceza hâkimliği
    istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet Savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.
    (5) Cumhuriyet Savcısının kamu davasının açılmaması hususunda takdir yetkisini kullandığı hâllerde bu madde hükmü uygulanmaz." şeklinde yer verilen düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere; Cumhuriyet Savcısı kendisine yapılan suç duyurusu veya şikayet üzerine suçun gerçekten işlenip işlenmediğinin tespiti için hemen işin gerçeğini araştırmaya başlamalı ve maddi gerçeğin ortaya çıkmasına yarayan tüm yasal yöntemlere başvurmalıdır. Toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açması, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vermesi gerekmektedir.
    Somut olayda; bahse konu ...Mahallesinde yer alan 144, 281, 475 ve 648 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının incelenmesinde şikayetçi ...'in anılan parsellerde 1/4 oranında hak sahipliğinin bulunduğu ve vekilinin suç duyurusuna ilişkin dilekçesinde şüphelilerin 28/12/2020 tarihinden önce şifahi olarak taşınmazları kullanmamaları yönünde uyarıldığı ve kullandıkları taşınmazlardaki işgallerinin sonlandırılması için noter aracılığı ile ihtar gönderdiklerini beyan ettiği, anılan ihtarnamelerin dosya kapsamında bulunduğu, şüphelilerin alınan ifadelerinde, taşınmazları parseller üzerinde diğer hissedarlar olan Mustafa Gökmen ve Ersin Gökmen ile aralarında yaptıkları sözleşmeye binaen uzun zamandır kullandıklarını beyan ettikleri, sözleşmenin de dosya kapsamında bulunduğu ve şikayetçi ile şüpheliler arasındaki uyuşmazlığın hukuki ihtilaf niteliğinde olduğu anlaşıldığından,
    Adalet Bakanlığı'nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca düzenlenen ihbarname içeriği, açıklanan nedenlerle yerinde görülmediğinden kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın Adalet Bakanlığı'na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 04.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi