Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/12991 Esas 2019/3743 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12991
Karar No: 2019/3743

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/12991 Esas 2019/3743 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bu mahkeme kararı, 1969 yılında yapılan tapulama sırasında bir taşınmazın orman tahdid sınırları içerisinde olduğunun tespit edilmesinin ardından, orman alanı olan kısım ifraz edilerek 16.02.1992 tarihinde tescil edilmesiyle ilgilidir. Davacı vekili, taşınmazın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışarısına çıkarılan tarım arazilerinden olduğunu iddia ederek satın alma işlemi için beyanlar hanesine şerh verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, yapılan çalışmaların orman kadastro tutanakları esas alınmak suretiyle orman sınır nokta ve hatlarının zemine aplike edilmek suretiyle varsa tespit edilen uyumsuzlukların mevzuata uygun hale getirilmesinin hedeflendiği, buna göre yapılan uygulamanın doğru olduğu gerekçesiyle davaların reddedilmesine karar vermiştir. 6292 sayılı Kanunun 11/10. maddesi uyarınca yapılan düzeltme çalışmalarına itiraza ilişkindir.
Kanunlar: 3116 Sayılı Orman Kanunu, 6831 Sayılı Orman Kanunu, 2/B Maddesi, 6292 Sayılı Kanun.
20. Hukuk Dairesi         2016/12991 E.  ,  2019/3743 K.

    "İçtihat Metni"

    .......

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile katılma yoluyla müdahil vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    1969 yılında yapılan tapulama sırasında.......parsel sayılı taşınmaz gerçek kişiler adına tespit edilmiş, Orman Yönetimince açılan dava üzerine ....... sayılı ilamı ile parselin 1279 m2’lik kısmının orman tahdid sınırları içerisinde kaldığı gerekçesiyle bu kısmın ormanların işlendiği kütüğe aktarılmasına karar verilmiş, kararın 19.11.1991 tarihinde kesinleşmesi üzerine orman olan kısım ifraz edilerek 16.02.1992 tarih ve 114 yevmiye numarası ile tescil edilmiştir.
    Davacı vekili 10.03.2014 havale tarihli dilekçesi ile taşınmazın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışarısına çıkarılan tarım arazilerinden olduğunun ve halen müvekkilinin kullanımında bulunduğunun tespit edilerek 6292 sayılı Kanun kapsamında satın alınabilmesi için beyanlar hanesine şerh verilmesini talep etmiştir.
    Müdahil vekili 20.05.2015 tarihli harçlandırılmış dilekçesi ile davadan taşınmazda keşif yapılması ile haberdar olduklarını belirterek taşınmazın 2/B vasfında olması hâlinde müvekkilinin kullanımında olduğuna dair beyanlar hanesine şerh verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, yapılan çalışmaların 6831 sayılı Kanuna göre kesinleşmiş ve tapuya tescil edilmiş orman haritalarında düzeltmeyi gerektiren tutanak, pafta ve zemin uyumsuzluğunun giderilmesine ve mahkeme kararlarının mahalline uygulanmasına yönelik bulunduğu, buna göre de orman sınır nokta ve hatlarının orman kadastro tutanakları esas alınmak sureti ile zemine aplike edilmek sureti ile varsa tespit edilen uyumsuzlukların mevzuata uygun hale getirilmesinin hedeflendiği, yapılan uygulamanın kesinleşen ....... sayılı ilanının uygulamasından ibaret olduğu, yapılan uygulamanın doğru olduğu gerekçesiyle davacının ve müdahilin davalarının reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile katılma yoluyla müdahil vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, 6292 sayılı Kanunun 11/10. maddesi uyarınca yapılan düzeltme çalışmalarına itiraza ilişkindir.
    Yörede 3116 sayılı Orman Kanunu gereğince 18.08.1939 tarihinde ilân edilen ilk orman tahdit çalışması, 25/04/1986 tarihinde ilân edilen 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde çalışması, 06/09/2010 tarihinde ilân edilen kullanım kadastrosu vardır.
    1- Müdahilin katılma yoluyla temyiz talebi yönünden;
    Davacının temyiz dilekçesi müdahil vekiline 08.02.2016 tarihinde tebliğ edilmiş, hüküm, müdahil vekilince, katılma yoluyla temyiz için yasada düzenlenmiş 10 günlük yasal süresinin
    ......

    bitiminden sonra, 22.02.2016 tarihinde temyiz edilmiştir. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtayca da bu yolda karar verilebileceğinden, müdahilin katılma yoluyla temyiz dilekçesinin süreden REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine,
    2- Davacı vekilinin temyiz itirazları yönünden;
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacıya yükletilmesine 28/05/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.