Tebliğname no : 12 - 2013/227394
Mahkemesi : Karaburun Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 09/05/2013
Numarası : 2012/167 - 2013/28
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1-Sanığın idaresindeki motorsiklet ile K.. ilçesi M.. beldesindeki cadde üzerinde seyri sırasında, yolda bulunan tümsekten dolayı direksiyon hakimiyetini kaybederek motorsikletin yolun sağındaki toprak kısıma devrilmesi sonucu sanık ve motorsiklette yolcu olarak bulunan mağdur T.. İ.."in yaralandıkları olay sonrasında; sanık ve mağdurun beyanlarına göre saat 01:00 sıralarında meydana gelen olay sonrası olay mahallinden ayrılarak birlikte sanığın evine gitmelerinden sonra sanığın kafasındaki yaranın kanaması nedeni ile 112 Acil servisini aradıklarını beyan etmiş olmaları ve D.. E.. Üniversitesi Hastahanesinde aynı gün saat 04:13"te yapılan ölçümde sanığın 74 promil alkollü olduğunun tespit edilmiş olması karşısında; Adli Tıp Kurumunun yerleşmiş uygulamaları gereğince, kandaki alkol düzeyinin bir saatte ortalama 15 promil azaldığı kabul edildiğinden, meydana gelen kazadan yaklaşık 3 saat sonra 74 promil ölçülen alkol düzeyinin, kaza anında 100 promilin üzerinde olduğunun kabul edilmesinin gerektiği de nazara alındığında; sanığın yüklenen suçtan mahkumiyeti yerine, yazılı şekilde dosya kapsamına ve oluşa uygun düşmeyen gerekçelerle beraat hükmü tesisi,
2- Sanığın motorsikletinde yolcu olarak bulunan mağdur T.. İ.."in yaralanmasından dolayı düzenlenen adli raporda, sağ klavikulada belirgin hassasiyet bulunduğunun belirtildiği, mağdurun da kollukta alınan ifadesinde, sağ omzunda köprücük kemiğinin kırıldığını beyan ettiği, her ne kadar mağdurun yaralanmasından dolayı şikayetçi olmaması nedeni ile mağdurun yaralanmasından dolayı Karaburun Cumhuriyet Savcılığı"nın 06.11.2012 tarihli kararı ile taksirle yaralama suçundan sanık hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş ise de; mağdurun yaralanmasınının aynı tarihli iddianamede anlatılmış olması karşısında, mağdurun yaralanmasından dolayı kesin raporu alınarak, sanığın eyleminin TCK"nın 89/5. maddesi gereğince şikayete tabi bulunmayan TCK"nın 89/2-b ve 22/3. maddesinde belirtilen suç kapsamında olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, berate ilişkin hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 07/07/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.