Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/17040
Karar No: 2022/13600
Karar Tarihi: 05.10.2022

Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/17040 Esas 2022/13600 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, bir davada kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, yasaya aykırılık, tehdit ve kasten yaralama suçlarından sanıkların yargılandığı bir karar vermiştir. Mahkeme, sanık ...'ın atılı suçları işlemediği ve eyleminin meşru müdafaa kapsamında olduğu gerekçesiyle beraat kararı vermiştir. Ancak, diğer sanıkların hükümleri çeşitli nedenlerle bozulmuştur. Ceza Genel Kurulu tarafından belirtilen 5271 sayılı CMK.nın 225/1. maddesi uyarınca, sanıkların fiil niteliklerine göre hüküm verilmesi gerektiği açıklanmıştır. Hürriyeti tahdit suçundan beraat kararı verilen sanık ... için, bir müddet araçta tutulduktan sonra serbest bırakılmış olmasına rağmen, tehdit suçundan mahkumiyet kararı verilmiştir. Ayrıca, haksız tahrik indirimi yapılmaması nedeniyle sanık ...'in cezası bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak da 5271 sayılı CMK.nın 237/2. ve 260/1., 6217 sayılı Yasanın 26, 5320 sayılı Yasanın geçici 2., 5237 sayılı Yasanın 44., ve TCK.nın 29. maddeleri belirtilmiştir.
8. Ceza Dairesi         2019/17040 E.  ,  2022/13600 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, 6136 sayılı Yasaya aykırılık, tehdit, kasten yaralama
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat

    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    ...'in şikayeti bakımından kovuştyurmaya yer olmadığına dair karar verilmiş olmasına rağmen gerekçeli karar başlığında sehven ...'e yer verilmiş olması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak değerlendirilmiştir.
    Müşteki - sanık ...'ın şikayetçi olduğunu belirtmek ve temyiz dilekçesi vermek suretiyle davaya katılma iradesini ortaya koymuş olduğu anlaşılmakla, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmayan müşteki sanığın, 5271 sayılı CMK.nın 237/2. ve 260/1. maddeleri gereğince katılan sanık olarak davaya kabulüne karar verilerek ve temyiz taleplerinin katılan sanık ... hakkında verilen mahkumiyet, sanıklar İsmail ve Taylan hakkında ise verilen beraat kararları ile sınırlı olduğu tespit edilerek yapılan incelemede;
    1)Katılan sanık ... hakkında, müşteki Taylan'a yönelik basit yaralama suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
    Sanık hakkında, atılı suçtan tayin edilen adli para cezasının nevi ve miktarına göre hükümler, 6217 sayılı Yasanın 26 maddesi ile eklenen 5320 sayılı Yasanın geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olup temyizi olanaklı olmadığından, katılan vekilinin temyiz isteğinin 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    2)Katılan sanık ... hakkında, müşteki İsmail'e yönelik nitelikli kasten yaralama suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
    Katılan sanık ...'ün, müşteki sanık ...'in henüz resmi nikahlı olan eşi ile görüşmesinden dolayı başlayan tartışmada, ilk haksızlık teşkil eden eylemin ....
    tarafından yapıldığı gözetilmeksizin, şartları oluşmadığı halde sanık lehine haksız tahrik indirimi yapılarak eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre, sanığın, atılı suçu işlemediğine, eyleminin meşru müdafaa kapsamında olduğuna, bu nedenle hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine dair yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA.
    3)Sanıklar... hakkında katılan ...'a yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve tehdit suçlarından verilen beraat kararlarına ilişkin katılan sanığın temyiz talebinin incelenmesinde;
    a)Ceza Genel Kurulu'nun 25.10.2018 gün ve 2016/7-127 Esas, 2018/482 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; 5271 sayılı CMK.nın 225/1. maddesine göre, hükmün konusu iddianamede gösterilen fiil olduğu, "Yargılamayı yapan mahkemenin fiilin hukuki niteliğini takdirde iddia ve savunmalarla bağlı olmadığı, Kanunun açık ve kesin olan bu hükmü karşısında, mahkemece sanığın yargılama sonucunda sabit kabul edilen fiilinin hukuksal niteliğine göre hüküm kurulmakla yetinilmesi gerekirken, fiil nitelik yönünden bölünerek, aynı fiilden dolayı ayrı mahkumiyet kararlar verilmesi Ceza Muhakemesi Kanununa aykırılık oluşturacak olup;
    Oluşa ve dosya içeriğine göre; müşteki sanık ...'nın, olay tarihinde ayrı yaşadıkları ancak resmi nikahlı eşi olan Ayşe ile ilişkisi olduğundan şüphelendiği katılan sanık ... ile konuşmak için beklediği, yanında kardeşi sanık ...'ın da bulunduğu Özgür'ün bahçeye çıktığını gören sanıkların ....'ün yanına gittikleri ve kollarından çekiştirmek suretiyle araca doğru götürdükleri, konuşmak için araca bindikten kısa bir süre sonra taraflar arasında tartışma çıktığı, tartışma sırasında müşteki sanıkların, "seni vururuz, senin ananı sinkaf edeceğiz, şerefsiz, kavat" diyerek tehdit ve hakarette bulundukları ve mağdurun beyanları ve görüntü kayıtları ile doğrulanan olayda; sanıkların eyleminin, kül halinde birden fazla kişi birlikte, cebir ve tehdit ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturduğu, mağdura yönelik tehdit eyleminin ise kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsuru olup ayrı bir suç olarak değerlendirilmeyeceği anlaşılmakla, sanık hakkında 5237 sayılı Kanunun 44. maddesi uyarınca en ağır cezayı gerektiren aynı Yasanın 109/2, 3/b maddeleri gereğince tek bir hüküm kurulması ve tebliğnamede belirtilenin aksine, sanığı rızası dışında kolundan tutarak zorla aracın yanına götürülmesi ve bir müddet araçta tutulması ile eylemin tamamlanmış olduğu gözetilmeksizin, mahkumiyetleri yerine yazılı şekilde tehdit suçundan mahkumiyet, hürriyeti tahdit suçundan ise beraatlerine karar verilmesi,

    b)Sanık ...'in atılı suçu, ...'ün, henüz boşanma aşamasında olduğu eşi ile görüştüğünü duymasının yarattığı öfke ile işlediği ve bu şüphenin sanık lehine değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla; sanık hakkında atılı suçtan cezalandırma yapılırken, TCK.nın 29. maddesi gereği haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan sanık ...'ün temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. madesi gereğince BOZULMASINA, 05.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi