Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/3147 Esas 2013/5123 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/3147
Karar No: 2013/5123
Karar Tarihi: 02.04.2013

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/3147 Esas 2013/5123 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2013/3147 E.  ,  2013/5123 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacılar tarafından, davalı aleyhine 06.04.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 29.11.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    _K A R A R_
    Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
    Davacılar, tarafların müştereken malik oldukları 243, 247 ve 687 parsel sayılı taşınmazların ortaklığının aynen taksim, taksim mümkün olmadığı takdirde satış suretiyle giderilmesini istemişlerdir.
    Davalı, dava konusu taşınmazlarla ilgili tüm mirasçıların katılımı ile paylaşma sözleşmesi yaptıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, dava konusu taşınmazlarla ilgili paylaşma sözleşmesi yapılmış olması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir.
    Mirasçılar arasında 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 676. maddesine uygun olarak paylaşım sözleşmesi yapılmakla ortaklık hali, o sözleşme ile çözüme bağlanmış ve paylaşma yapılmış sayılır. Hakkında paylaşma sözleşmesi bulunan taşınmazlar için dava açılamaz. Ancak, TMK’nın sözü edilen maddesi, elbirliği halindeki mülkiyet hükümlerine tabi mallara ilişkin olup, paylı mülkiyette uygulanmaz.
    Somut olaya gelince, taraflar dava konusu taşınmazlarda paylı (müşterek) mülkiyet hükümlerine göre maliktirler. Davacıların paylı mülkiyete konu mallar hakkında paydaşlığın giderilmesi davası açmasında herhangi bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Mahkemece işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, istek halinde peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 02.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.



















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.