Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2018/10259 Esas 2019/3571 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/10259
Karar No: 2019/3571

Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2018/10259 Esas 2019/3571 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir hırsızlık davasında sanıkların beraatine karar verilmesi gerektiğini ancak mahkumiyet kararı verildiğini belirterek kararı bozdu. Ayrıca, suçun işlendiği tarih ile bugünkü hukuki düzenlemeler arasındaki fark nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Kanun maddeleri olarak TCK'nın 7/2. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 144. maddesi ve CMK'nın 253. ve 254. maddeleri göz önünde bulundurulmalıdır.
13. Ceza Dairesi         2018/10259 E.  ,  2019/3571 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    1-Dosya içinde yer alan 21/09/1995 tarihli "Taşınmazların mübadele senedi" sözleşme örneğine göre ortak mülkiyete konu olan yerin sanıklara ait parselde kaldığı anlaşılmakta ise de ; köy muhtarı tanık ...’nın beyanlarına göre söz konusu taşınmazdaki kavak ağaçlarının sanıkların babası tarafından dikildiği hususunun sanıkların savunmalarını destekler nitelikte olduğu, söz konusu taşınmazla ilgili açılmış dava olduğunun da iddia edildiği olayda; eylemin hukuki ihtilaf niteliğinde olduğu ve atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeksizin sanıkların beraati yerine yazılı şekilde sanık ... hakkında mahkûmiyetine, sanık ... hakkında CMK 223/2-e maddesi gereğince beraat karar verilmesi,
    2-Kabule göre de;
    Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 3. fıkrasında yer alan ""etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile"" ibaresinin madde metninden çıkarıldığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek sanık ...’ın eyleminin soruşturma ve kovuşturulması şikayete bağlı olan 5237 sayılı TCK"nın 144. maddesinde düzenlenen paydaş veya elbirliği ile malik olunan mal üzerinde işlenen suçun uzlaşma kapsamında bulunduğu belirlenmekle, 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..., katılan vekili ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 11.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.