Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/9596 Esas 2013/12516 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/9596
Karar No: 2013/12516
Karar Tarihi: 11.09.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/9596 Esas 2013/12516 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı müvekkili, davalı güzellik salonunda lazer epilasyon işlemi yaptırdığını ve bu işlem sonucu sırt, omuz, şakak ve alt karın bölgelerinde kalıcı yanık izleri ve lekeler oluştuğunu iddia etmiş ve uğradığı maddi ve manevi zararların tazminini talep etmiştir. Davalılar ise bu yara izlerinin işlem neticesinde oluşmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkeme, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 4077 sayılı Tüketicinin Korunmasına dair yasa kapsamında kaldığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar vermiştir. Ancak Yargıtay, bu davanın eser sözleşmesinden dolayı oluşan zararın tazmini istemine ilişkin olduğunu ve Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğunu belirterek yerel mahkemenin görevsizlik kararını bozmuştur. 4077 sayılı Kanun'un 3/e maddesinde tüketici tanımının yapıldığı ve bu tanımlamaya göre hazır bir malı veya hizmeti satın alarak onu günlük yaşamında kullanan veya tüketen kişiyi korumak amacının olduğu belirtilmiştir. Ayrıca istisna sözleşmesinden doğan ilişkilerin de 4077 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı vurgulanmıştır. Mahkemenin görevli olduğu kanun maddeleri HMK 11 ve 428'dir.
3. Hukuk Dairesi         2013/9596 E.  ,  2013/12516 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkilinin davalı güzellik salonunda lazer epilasyon yaptırdığını, diğer davalı ..."nın lazer epilasyon işlemini uygulayan şirket çalışanı olduğunu, ancak işlem sonucunda müvekkilinin sırt, omuz, şakak ve alt karın bölgelerinde kalıcı yanık izleri ve lekeler oluştuğunu iddia ederek uğradığı maddi ve manevi zararların tazminini ve ödemek zorunda kaldığı bedelin istirdatını talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili cevap dilekçesi ile; davacının vücudunda oluşan yara izlerinin, davalı güzellik salonunda uygulanan işlem neticesinde olamayacağını savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece; taraflar arasındaki uyuşmazlığın 4077 sayılı Tüketicinin Korunmasına dair yasa kapsamında kaldığı, görevli mahkemenin ... Tüketici Mahkemesi olduğu gerekçesiyle, HMK 115.maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, eser sözleşmesinden dolayı oluşan zararın tazmini istemine ilişkindir.
    4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/e maddesinde tüketici, “bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” olarak tanımlanmıştır. Bu tanımlamaya göre yasa, hazır bir malı veya hizmeti satın alarak onu günlük yaşamında kullanan veya tüketen kişiyi korumaktadır.
    Bir başka deyişle yasa kapsamına, dar kapsamlı mal ve hizmet ilişkileri olağan tüketim işleri alınmıştır. Aksi bir yorumun kabulü, üst düzey teknoloji ile gerçekleştirilen eser sözleşmesi ilişkilerinin dahi 4077 sayılı yasa kapsamında kalmasını ve bunlardan kaynaklanan uyuşmazlıklara da Tüketici Mahkemelerinde bakılmasını gerektirir ki, bunun yasanın amacına aykırı olduğu açıktır. Buna göre istisna sözleşmesinden doğan ilişkileri de 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun hükümlerinin uygulanması hukuken olanaklı değildir. Nitekim ... Kurulu’nun 26.2.2003 gün ve 2003/15-127 E., 2003/102 K.sayılı kararında bu husus belirtilmiştir. .... 17.02.2010 tarih, 2010/15-68-85)
    Somut olayda, taraflar arasındaki hukuki ilişki eser sözleşmesinden kaynaklandığından, davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olması nedeniyle yerel mahkemece işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesi yerinde görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.