
Esas No: 2019/9353
Karar No: 2022/13739
Karar Tarihi: 06.10.2022
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/9353 Esas 2022/13739 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, mağdureyi cinsel amaçlı olarak hürriyetinden yoksun kılmak suçundan mahkum edildi, ancak kasten yaralama suçu yönünden ayrı bir hüküm kuruldu. Sanığın mağdureye cinsel içerikli bir söz veya eylemde bulunduğuna dair herhangi bir delil olmadığından, cinsel amaç ifadesinin dar yorumlanması gerektiği ve bu nedenle sanığın hürriyeti tahdit eylemini gerçekleştirirken cinsel amaçla hareket ettiğine dair kesin ve inandırıcı bir delil olmadığı belirtildi. Mahkeme, TCK'nın 109/2,3-a-f,5,35 maddeleri gereğince sanık hakkında en ağır cezayı gerektiren bir hüküm kurulması gerektiği açıklandı.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı TCK'nın 109/2,3-a-f,5,35 maddeleri: cebir uygulamak suretiyle cinsel amaç ile,silahla ve çocuğa yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu
- TCK'nın 109/1-3-f,35,62 maddeleri: kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, kasten yaralama suçları
- TCK'nın 62. maddesi: müebbet hapis cezası altındaki suçlarda cezanın alt sınırının belirlenmesi için kullanılır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Tüm dosya kapsamına göre,olay tarihinde sanığın mağdure ...'ye arkadaşlık teklifinde bulunduğu, ancak mağdurenin kabul etmediği, sanığın görüşmek konusunda ısrarcı davranarak mağdurenin evinin yakınlarına geldiği, mağdure ve akrabası olan tanık ... olay akşamı market çıkışı evlerine gitmek üzereyken sanığın mağdurenin yanına geldiği ve arabaya binmesini söylediği, mağdurenin binmek istemediğini söylemesi üzerine kollarından tutup zorla arabaya bindirmeye çalıştığı, tanık ...'nın mağdurenin gitmesine engel olmaya çalıştığı, sanığın bu sırada bıçak ile mağdureyi sol kalçasından yaraladığı,mağdurenin bağırması üzerine ise aynı araç ile olay yerinden kaçtığı, sanığın eyleminin kül halinde teşebbüs aşamasında kalan 5237 sayılı TCK'nın 109/2,3-a-f,5,35 maddelerinde yer alan cebir uygulamak suretiyle cinsel amaç ile,silahla ve çocuğa yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturduğu, kasten yaralama eyleminin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsuru olduğu ve ayrı bir suç olarak değerlendirilemeyeceği, 5237 sayılı Kanunun 44. maddesi uyarınca sanık hakkında birden fazla nitelikli halin varlığı nedeniyle temel ceza alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmek kaydıyla, en ağır cezayı gerektiren 5237 sayılı TCK'nın 109/2,3-a,f,5,35 maddeleri gereğince hüküm kurulması gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde eylem ikiye bölünerek ve suç vasfında yanılgıya düşülerek yaralama ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından ayrı ayrı hükümler kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre ise,
Sanık hakkında TCK'nın 109/1-3-f,35,62 maddeleri gereği uygulama yapılırken TCK'nın 62. maddesinin uygulandığı paragrafın iki kere yazılması suretiyle hükümde karışıklığa neden olunması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, yaralama ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından verilen toplam ceza miktarı yönünden CMUK.nın 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, bozma nedeni yönünden değişik gerekçe ile oyçokluğuyla 06.10.2022 gününde karar verildi.
(K.D)
KARŞI OY GEREKÇESİ
Ayrıntılı gerekçesi 07.04.2022 tarih ve 2019/7468 Esas, 2022/5795 Karar sayılı kararımızın gerekçesinde açıklandığı üzere,sanığın suç tarihinde mağdureye mesaj atarak arkadaşlık teklifinde bulunduğu,mağdurenin istemediğini söylediği ancak sanığın ısrarlı davranarak mağdure ile buluşmak istediği ve evinin yakınlarına geldiği, arabaya binmesini istediği, mağdurenin kabul etmemesi üzerine ise kolundan tutarak arabaya bindirmeye çalıştığı, mağdurenin arabaya binmemek için direndiği, tanık ... sanığa engel olmaya çalıştığı,bu sırada sanığın bıçak ile mağdureyi sol kalçasından yaraladığı olayda,sanığın eylemin gerçekleşmesinden önce veya eylem sırasında mağdureye yönelik dışa yansıyan cinsel içerikli bir söz veya davranışta bulunduğuna dair mağdurun herhangi bir iddiası olmadığı gibi aleyhe tanık beyanının da bulunmadığı, 5237 sayılı TCK.nın 109/5. maddesindeki cinsel amaç ifadesinin çok geniş yorumlamaya müsait muğlak bir kavram olduğu, ceza içeren düzenlemelerin TCK.nın 2. maddesinde düzenlenen kanunilik ilkesi gereği dar yorumlanması gerektiği, 06.10.2015 tarih ve 2013/788 Esas 2015/306 Karar sayılı Ceza Genel Kurulu kararında da belirtildiği üzere "cinsel amaç kavramının dışa yansıyan cinsel içerikli davranışlar" olarak yorumlanmasının hukuk devletinin ve kanunilik ilkesinin gereği olduğu, dar yorumun kanunilik ilkesi güvencesine ve ceza adaletine de uygun olacağı anlaşılmakla, hürriyeti tahdit eylemini gerçekleştirirken cinsel amaçla hareket ettiğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmayan sanık hakkında tayin edilen cezanın TCK.nın 109/5. maddesi gereğince artırılması hukuka aykırı olacağından TCK.nın 109/5. maddesinin uygulanması gerektiği gerekçesine dayalı bozma düşüncesine katılmadığımı saygıyla arz ederim. 06.10.2022
Muhalif Üye
...
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.