17. Hukuk Dairesi 2013/18039 E. , 2015/4217 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın sebep olduğu kazada desteğin öldüğünü açıklayıp toplam 1.500,00 TL maddi tazminatın davalılardan, toplam 49.500,00 TL manevi tazminatın davalılar ... ve ..."dan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı ... vekili, kusur durumunu kabul etmediklerini, taleplerin fahiş olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere göre maddi tazminat talebinin feragat nedeni ile reddine, davacılar için 5.000,00"er TL manevi tazminatın davalılar ... ve ..."dan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-Davacı vekilince dava dilekçesi ile toplam 49.500,00 TL manevi tazminatın davalılar ... ve ..."dan tahsili talep edilmiş ve mahkemece toplam 15.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ... ve ..."dan tahsiline karar verilmiş olup davalı sigorta şirketinden manevi tazminatın tahsili talep edilmediğine göre manevi tazminatın red edilen kısımları yönünden davalı sigorta şirketi lehine vekalet ücretine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile 2 ve 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 512,15 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar ..., ..."den alınmasına 12/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.