Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Davacı vekili, temyize cevap dilekçesinde hükme ilişkin itirazlarını bildirerek temyiz isteğinde bulunmuştur. (HUMK.md.433/2) Katılma yoluyla temyiz süresi on gündür. (HUMK.md.433/2) Davalının temyiz dilekçesi, davacı vekiline 8.9.2008 günü tebliğ edilmiş, davacı vekili, hükme ilişkin itirazlarını ihtiva eden temyize cevap dilekçesini yasal on günlük süreden sonra 19.9.2008 günü vermiştir. Davacının temyizinde yasal süre aşılmıştır. Bu bakımdan davacının temyiz talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacının dava tarihinden önce yerleşim yerini Kadıköy’e naklettiğinin anlaşılmasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. b)Davalının, maddi tazminat talebi bulunmamaktadır. İstek olmadığı halde, aleyhine kesin hüküm oluşturacak şekilde bu isteğin reddine hüküm verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda 2. maddenin (b) bendinde gösterilen sebeple BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin yukarıda 2. maddenin (a) bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, davacının katılma yoluyla temyiz talebinin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 16.07.2009 (Prş.)