Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13824
Karar No: 2021/7211
Karar Tarihi: 25.10.2021

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/13824 Esas 2021/7211 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, davacının tazminat talebini kısmen kabul etti ve davalının ödemesi gereken maddi ve manevi tazminat miktarlarını belirledi. Ancak davalı vekili temyiz etti ve yapılan incelemede, hüküm fıkrasındaki temyiz süresinin yanıltıcı olduğu anlaşıldı. Dosya tekrar incelendi ve davacının tutuklu kaldığı sürenin ne kadarının diğer mahkumiyetlerinden mahsup edildiği net bir şekilde açıklığa kavuşturulmadan hüküm verildiği tespit edildi. Bu nedenle karar bozuldu ve davacı lehine makul bir miktar maddi tazminata hükmedilmesi gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri ise 5271 sayılı CMK'nın 291. maddesi ve CMK'nın 142 ve 144/1-a maddeleri idi.
12. Ceza Dairesi         2019/13824 E.  ,  2021/7211 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
    Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 2.441,00 TL maddi ve 1.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine

    Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    05.08.2017 tarihli ve 30145 Mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 7035 sayılı Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 21. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 291. maddesinin 1. fıkrasındaki 15 günlük sürenin istinaf mahkemelerine ilişkin temyiz süresini düzenlediği, daha önce Yargıtay incelemesinden geçen dosyalara ilişkin temyiz süresinin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 310. maddesine göre 1 hafta olduğu gözetilmeksizin, hüküm fıkrasında temyiz süresinin 15 gün olarak belirlenmesi suretiyle davalı vekilinin yanıltıldığı anlaşıldığından, davalı vekilinin 30.07.2009 tarihli temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    Tazminat talebinin dayanağı olan İstanbul 20. Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/6 esas 2013/9 karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının Kasten Öldürme ve Kasten Yaralama suçlarından 10.01.2008-26.06.2008 tarihleri arasında 168 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 30.01.2013 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK"nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
    Davacının 5.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 2.441,00 TL maddi ve 5.500,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede, davacı hakkında düzenlenen tutuklama ve tahliyeye ilişkin tüm müzekkere ve belgelerin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde aslı ya da onaylı örnekleri dosya içine alınıp tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihlerinin ceza infaz kurumundan sorulması suretiyle infaz edilen tutukluluk süresi belirlenerek, dosya içeriğine göre; davacının tutuklu kaldığı sürenin mahsubuna karar verildiğinin anlaşılması karşısında, davacının tutuklu kaldığı sürenin ne kadarının diğer mahkumiyetlerinden mahsup edildiği hususu kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulup, CMK"nın 144/1-a. maddesinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle mahsup durumu tazminata engel oluşturmayacak ise de, haklarında mahsup işlemi yapılmayan kişilerle tutukluluğu başka mahkumiyetinden mahsup edilenler arasındaki dengenin, hak ve nesafetin sağlanması gerektiği göz önünde bulundurularak tutuklu kalınan sürenin tamamının mahsup edildiğinin tespit edilmesi halinde davacı lehine makul bir maddi ve manevi tazminata hükmolunması gerektiği, bir kısmının mahsup edildiğinin tespiti halinde ise tutuklu kalınan sürenin mahsup edilmeyen kısmına ilişkin olarak maddi ve manevi zarar dikkate alınıp, mahsup edilen kısım için ise makul bir miktar maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi, gerekçesi ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, 2.441,00 TL maddi ve 1.500,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla;
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Tazminat talebinin dayanağı olan ceza dosyasında davacının tutuklu kaldığı sürenin tamamının İstanbul 31. Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/172 esas 2008/975 karar sayılı ek kararı ve İstanbul 36. Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/988 esas 2012/1922 karar sayılı ek kararı ile mahsup edildiğinin anlaşılması karşısında, haklarında mahsup işlemi yapılmayan kişilerle tutukluluğu başka mahkumiyetinden mahsup edilenler arasındaki dengenin, hak ve nesafetin sağlanması gerektiği göz önünde bulundurularak davacı lehine makul bir miktar maddi tazminata hükmolunması gerekirken, davacının tutuklu kaldığı sürelerin tamamını kapsayacak şekilde net asgari ücret tarifesi üzerinden hesaplanan miktarın maddi tazminat olarak tayini ile davacı lehine fazla maddi tazminata hükmedilmesi ve aynı hususa ilişkin olarak mahkemece uyulmasına karar verilen Dairemizin 08.10.2018 tarihli bozma ilamının gereği de yerine getirilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 25.10.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi