Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/6142 Esas 2016/343 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6142
Karar No: 2016/343
Karar Tarihi: 18.01.2016

Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/6142 Esas 2016/343 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın kasten öldürme suçundan aranması nedeniyle kimlik bilgileri yerine akrabalarının bilgilerini kullanarak polis kontrolünden geçtiği, kimliği sorulduğunda çelişkili beyanlar verdiği ancak parmak izi araştırması sonucu gerçek kimliğinin saptandığı ve suçun yasal unsurlarının oluşmadığına karar verildiği için mahkeme kararı onandı. Suçun oluşabilmesi için yalan beyan eyleminin mutlaka bir resmi belgenin düzenlenmesi sırasında gerçekleştirilmesi ve belgenin bu beyanın doğruluğunu ispat edici güce sahip olması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddesi ise Türk Ceza Kanunu'nun 206. maddesidir.
21. Ceza Dairesi         2015/6142 E.  ,  2016/343 K.
"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 11 - 2012/98547
MAHKEMESİ : Aliağa(Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 01/12/2011
NUMARASI : 2011/374 (E) ve 2011/758 (K)
SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan

5237 sayılı TCK"nun 206. maddesinde düzenlenen ve doktrinde "fikri sahtecilik" olarak adlandırılan "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan" suçunun oluşabilmesi için öncelikle yalan beyanda bulunma eyleminin mutlaka bir resmi belgenin düzenlenmesi sırasında gerçekleştirilmesi, ayrıca kişinin açıklamaları üzerine oluşturulan resmi belgenin, bu beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gereklidir. Maddenin gerekçesinde de belirtildiği üzere beyanı alan memur bu beyanın doğruluğunu araştırıp tahkik etmek ve daha sonra edindiği kanaate göre resmi belgeyi düzenlemek durumunda ise, bir başka ifade ile resmi belge sadece kişinin (sanığın) beyanına göre değil de memur tarafından yapılacak inceleme sonucuna göre meydana getirilmekte ise bu maddede tanımlanan suç oluşmayacaktır. Somut olayda, sanığın kasten öldürme suçundan dolayı arandığı, ancak üzerinde kimlik taşımadığı ve polis kontrollerinden akrabalarının kimlik bilgileri ile geçtiği, ...... ilçesi metro durağı önünde simit tezgahı işlettiği, 24.05.2011 tarihli tutanağa göre bu durumun kolluk görevlilerince önceden bilindiği, olay günü sanığın yakalandığı esnada kimliği sorulduğunda çelişkili beyanlar vermesi üzerine, asayiş büro amirliğine götürülen sanığın yaptırılan parmak izi araştırmasında gerçek kimliğinin saptandığı ve 15.06.2011 tarihli olay tutanağının da sanığın kendi ismiyle imzalandığı anlaşılmakla, suçun yasal unsurlarının oluşmadığına ilişkin mahkemenin takdir ve kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yüklenen suçun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 18.01.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.





Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.