3. Hukuk Dairesi 2020/5171 E. , 2021/5047 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
...
Taraflar arasındaki itirazın iptali ve tazminat davalarının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı - karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, avukat olduğunu, davalının eşinin 29.11.2013 tarihinde geçirdiği trafik kazası sonucu vefatı sebebiyle 02.05.2014 tarihli vekaletname ile tazminat hak ve alacaklarının takibi için tarafına vekalet ve yetki verdiğini, aralarında avukatlık sözleşmesi yapıldığını, bu vekaletnameye dayanarak İstanbul Bakırköy C.Savcılığından dosya temin edildiğini ve tazminat için güvence hesabına başvurduğunu, davalı ile aralarındaki avukatlık sözleşmesine göre hak kazanılan tazminatın % 20"sinin avukatlık ücreti olarak ödeneceğinin kararlaştırıldığını, güvence hesabına yapılan başvuru sonucu davalı ve çocukları adına toplam 122.677,00-TL tazminat ödeneceğinin 16.12.2014 tarihli resmi yazı ile tarafına bildirildiğini, tazminat konusunda davalının bilgilendirilmesi sonrasında davalının sırf avukatlık ücreti ödememek için kendisini haksız olarak azlettiğini, 122.677,00-TL"nin % 20"sine tekabül eden 24.535,00-TL"nin tahsili için başlattığı icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek, vaki itirazın iptaline ve inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı-karşı davacı, azlin haklı olduğunu savunarak, davanın reddini dilemiş; karşı davada ise davacının davayı zamanında açmayarak kendisini zarara uğrattığını ileri sürerek, uğradığı maddi zarara karşılık olmak üzere şimdilik 2.000,00-TL"nin davacıdan tahsilini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, davalının Mersin 7. İcra Müdürlüğünün 2015/749 esas sayılı takip dosyasında yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine dair verilen karar, davalı-karşı davacının temyizi üzerine 13. Hukuk Dairesince (kapatılan) verilen 02/11/2017 tarihli ve 2016/11879 E. 2017/10600 K. sayılı
kararla "... HMK’nun 297 ve devamı maddeleri gereğince bir davada istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenilen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekli olup, asıl ve karşı davaların birbirinden bağımsız, müstakil davalar olması nedeniyle, hüküm kısmında her bir dava hakkında o davaya ilişkin vekalet ücretleri ve mahkeme masraflarıyla birlikte ayrı ayrı hüküm kurulması zorunludur. Somut olayda, davalı karşı dava ile ayrı bir talepte bulunduğuna göre, bu hususta mahkemece olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekir. Mahkemece, bu hususta olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir." gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece uyulan bozma ilamı doğrultusunda, davacı-karşı davalının davasının kabulüne, Mersin 7. İcra Müdürlüğünün 2015/749 esas sayılı takip dosyasında davalının yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine; davalı-karşı davacının davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı-karşı davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6502 Sayılı Kanunun 73/2 maddesine göre davalı-karşı davacı tüketicinin harçtan muaf olduğu, aleyhine harca hükmedilemeyeceği gözetilmeksizin harçtan sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, usulün 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacının tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenle hüküm fıkrasının 3. paragrafının hükümden çıkartılarak yerine “davalı-karşı davacı harçtan muaf olduğundan davalı-karşı davacıdan harç alınmasına yer olmadığına” cümlesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu asıl dava yönünden kapalı, 6100 sayılı HMK"nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu karşı dava yönünden açık olmak üzere, 18/05/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.