Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/11913
Karar No: 2019/1913
Karar Tarihi: 12.02.2019

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2018/11913 Esas 2019/1913 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Bölge Adliye Mahkemesi'nin verdiği bir kararın temyizen incelenmesi sonucunda, borçlunun satış ilanı tebliğiyle ilgili iddialarının yeterli olmadığı ve bu nedenle ihalenin feshi isteminin reddedilmesi gerektiği hükmedildi. Mahkeme ayrıca, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereği tebliğin usulsüz yapılması durumunda bile, muhatabın tebliği öğrendiği tarih tebliğ tarihi kabul edileceği için, yeterli süre önceden öğrenildiği taktirde salt usulsüzlük nedeniyle ihalenin feshedilemeyeceğini belirtti. Kararda, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri de yer aldı.
12. Hukuk Dairesi         2018/11913 E.  ,  2019/1913 K.

    "İçtihat Metni"

    .......
    Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Borçlunun ihalenin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ......14.06.2017 tarih ve 2016/146 E. - 2017/96 K. sayılı kararı ile şikayetin esasının incelenerek reddine karar verildiği ve davacı borçlu aleyhine para cezasına hükmedildiği, borçlu vekili tarafından ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine, ......... 25.04.2018 tarih ve 2018/155 E. - 2018/878 K. sayılı kararı ile istinaf isteminin kabulüne ve ilk derece mahkemesi kararının HMK’nun 353/1-b-2. maddesi gereğince ortadan kaldırılarak şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Somut olayda; borçlunun dava dilekçesinde, diğer fesih nedenleri yanında, kıymet takdirinin kendisine tebliğ edilmesi gerekirken vekiline tebliğ edildiğini, kendisine yapılan tebligatların usulsüz olduğunu ileri sürerek ihalenin feshi isteminde bulunduğu, ilk derece mahkemesince, ihalenin usul ve yasaya uygun olarak yapıldığı gerekçesi ile ihalenin feshi talebinin reddine karar verildiği, istinaf incelemesini yapan Bölge Adliye Mahkemesi"nce, borçlunun vekiline gönderilen satış ilanının usulüne uygun tebliğ edilmediğinden bahisle ihalenin feshine karar verildiği görülmektedir.
    Satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayan ilgilisine aittir. İhalenin feshini isteyen şikayetçi borçlunun, kendisine ya da vekiline yapılan tebligatın usulsüz olduğunu ayrıca ve açıkça ileri sürmediği sürece, bu husus kamu düzeninden olmadığından mahkemece resen fesih nedeni olarak incelenemez.
    Borçlunun 16.08.2016 tarihli şikayet dilekçesinin incelenmesinde; vekiline yapılan satış ilanı tebliğ işlemine ilişkin usulsüzlük iddiasını ileri sürmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda, başkaca fesih nedeni de bulunmadığından Bölge Adliye Mahkemesi"nce 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmektedir.
    ...
    Öte yandan, kabule göre de; 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebliğ işlemi, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatap tebliğden haberdar olmuş ise, tebliğ işlemi geçersiz olmayıp muhatabın usulsüz tebliği öğrendiği tarih tebliğ tarihi kabul edilir. Bu nedenle borçluya satış ilanı tebliği usulsüz olsa bile, borçlu satış gününden makul süre önce satışı öğrenmiş ise, öğrendiği tarih, kendisine satış ilanı tebliğ edilen tarih kabul edilmelidir. Böyle bir durumda, salt tebliğ işleminin usulsüz olduğu gerekçesi ile ihalenin feshi yoluna gidilemez.
    Somut olayda, ihalenin feshi talebinde bulunan şikayetçi borçlunun vekili Av. ... tarafından, ihale tarihi olan 11/08/2016 tarihinden önce...... sayılı takip dosyasından borçlu olunmadığının tespiti için 29/07/2016 tarihinde menfi tespit davası açıldığı ve 02/08/2016 tarihinde de icra takibinin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurulduğu, dava dilekçelerinde 11/08/2016 tarihli satışın durdurulmasına karar verilmesinin istendiği, buna göre; şikayetçi borçlunun vekiline 17.06.2016 tarihinde yapılan satış ilanı tebliğ işlemi usulsüz olsa dahi, şikayetçi borçlunun 29/07/2016 tarihinde ve satıştan makul süre önce satışı öğrendiğinin kabulü gerekir. Bu durumda, borçlunun vekiline, satış ilanı tebliğ işleminin usulüne uygun yapılmaması nedeni ile ihalenin feshine karar verilemeyeceği açıktır.
    Bu durumda, Bölge Adliye Mahkemesi"nce, söz konusu taşınmaz yönünden ihalenin feshine karar verilmesi, bu nedenle de doğru bulunmamıştır.
    SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile,......... 25.04.2018 tarih ve 2018/155 E. - 2018/878 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nun 373/2. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, 12/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    .........

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi