Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/6797
Karar No: 2013/18319
Karar Tarihi: 03.07.2013

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/6797 Esas 2013/18319 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2013/6797 E.  ,  2013/18319 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi



    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR
    Davacı, borçlu davalı ..." na 15.07.2008 tarihli sözleşme ile tüketici kredisi verdiğini, diğer davalı ..." nın da kefil olarak sözleşmeyi imzaladığını, davalı borçlunun zamanında kredi taksitlerini ödememesi üzerine davalılara ihtarname gönderildiğini, borcun ödenmemesi üzerine davalılar aleyhine 15.364.69.TL asıl alacak ve işlemiş faizi ile birlikte toplam 21.278.03.TL" nın tahsili için icra takibi yaptığını ancak davalıların haksız olarak takibe itiraz ettiklerini ileri sürerek vaki itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, davaya katılmadıkları gibi herkangi bir cevapta vermemişlerdir.
    Mahkemece davalı borçlu ... yönünden davanın kabulüne, diğer davalı ... yönünden davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Her ne kadar mahkemece, davalı borçlu ... aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiş ise de; Davacı banka ile davalı ... arasında imzalanan 17.08.2008 tarihli tüketici kredisi sözleşmesi ile 20.000.00.TL kredi kullandırılmış, bu kredinin 36 ayda geri ödenmesi ve 10.maddesinde özetle müşterinin bu sözleşmede belirtilen ödemelerini taahhüt ettiği şekilde ödememesi halinde bakiye borcun ifasını talep edebilmesi için en az iki taksit ödemede temerrüde düşmesi gerektiği ve bankanın birbirini izleyen en az iki taksidi ödemede temerrüde düşen müşteriye en az 1 hafta süre vererek muacceliyet uyarısında bulunacağı, bu takdirde müşterinin muaccel borcu ve ferilerini ödemeyi taahhüt ve kabul edeceği kararlaştırılmıştır. 4822 sayılı kanun ile değişik 4077 sayılı kanunun 10. maddesinde “… Kredi veren, taksitlerden birinin veya birkaçının ödenmemesi halinde kalan borcun tümünün ifasını talep etme hakkını saklı tutmuşsa, bu
    hak; ancak kredi verenin bütün edimlerini ifa etmiş olması durumunda ve tüketicinin birbirini izleyen en az iki taksidi ödemede temerrüde düşmesi halinde kullanılabilir. Ancak kredi verenin bu hakkını kullanabilmesi için en az bir hafta süre vererek muacceliyet uyarısında bulunması gerekir. Tüketici kredisinin teminatı olarak şahsi teminat verildiği hallerde, kredi veren, asıl borçluya başvurmadan, kefilden borcun ifasını isteyemez.”hükmü yer almaktadır. Dosya kapsamı ile davalı borçlunun birbirini izleyen en az iki taksidi ödemede temerrüde düşmüş olduğu sabittir. Buna göre davacı bankanın kredi sözleşmesinin 10.maddesinde saklı tuttuğu hakkını kullanabilmesi için 4077 sayılı kanunun 10.maddesi hükmüne göre birbirini izleyen en az iki taksidin belirlenerek ödenmesi, aksi halde bakiye tüm taksitlerin muaccel olacağı uyarısını taşıyan ve 7 gün süreli ihtarname gönderilmesi gerekir. Davacı bankanın 14.10.2009 tarihli ihtarında toplam 16.021.47.TL kredi borcunun derhal ödenmesi istenildiğinden bu ihtar 4077 sayılı kanunun 10.maddesi şartlarına uygun bir muacceliyet ihtarı olarak kabul edilemez ve dolayısıyla tüm kredi borcu için takip yapılamaz. Ancak davacı banka, davalı borçlunun hesap katinde ve takip tarihinde halen ödemediği ya da eksik ve geç ödediği taksitler nedeniyle gecikme faizi ve diğer ferileriyle birlikte takip yapma hakkına sahiptir. Mahkemece, davalı borçlunun takip tarihine kadar ödemediği taksitlerle, geç ödeme nedeniyle gecikme faizi ve ferilerinin miktarı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılarak belirlenecek miktar üzerinden takibin devamına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yasaya uygun olmayan ihtarla tüm kredi borcunun muaccel olduğu kabul edilerek takibin muaccel olan tüm borç ve ferileri yönünden devamına karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre, davalı borçlunun diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı borçlu yararına BOZULMASINA, 2. bent gereğince davalı borçlunun diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi