
Esas No: 2021/9164
Karar No: 2022/1696
Karar Tarihi: 27.01.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/9164 Esas 2022/1696 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıkların 5607 sayılı yasaya muhalefet ettiğine dair asliye ceza mahkemesi tarafından verilen hüküm bozulmuştur. Kararda suçun tarihi, ele geçirilen eşyanın niteliği ve kanun maddeleri üzerinde durulmuştur. Sanıkların suç tarihinde, 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa'nın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı belirtilmiştir. Ancak suç tarihinden sonra 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa'nın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulundukları vurgulanmıştır. Ayrıca, 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile sanıklar lehine hükümler içeren düzenlemeler yapıldığı ifade edilmiştir. Kararda ayrıca, takdiri indirim uygulama maddesi, adli para cezası belirleme yöntemi, ve suça konu olan kaçak eşyaların müsaderesi konuları da ele alınmıştır. Kararda geçen kanun maddeleri şu şekildedir:
- 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa'nın 3/18. maddesi
- 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa'nın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları
- 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi
- 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi
- 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1-Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanıkların eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18-son maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2-Sanıklar hakkında takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK.nun 62/1. madde ve fıkrası yerine TCK'nun 62. maddesinin yazılması suretiyle CMK.nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
3-Doğrudan verilen adli para cezasının bir gün karşılığının belirlenmesi sırasında TCK'nun 52/2. madde ve fıkrası yerine TCK'nun 50/1. maddesine atıf yapılmak suretiyle CMK'nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
4-24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
5-Suça konu kaçak eşyaların 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaleti ile TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesi ile yetinilmesi gerekirken yazılı şekilde tasfiyesine de hükmolunması,
6-Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan ... Kurumu'nun davaya katılan olarak kabul edilip, lehine vekalet ücretine hükmolunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27/01/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.