Esas No: 2021/1836
Karar No: 2022/140
Karar Tarihi: 17.01.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/1836 Esas 2022/140 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/1836 E. , 2022/140 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinin 31.08.2018 tarih
ve 2017/136 - 2018/41 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, Silahlı terör örgütüne yardım etme
...; (5271 sayılı Kanunun 232/2-c maddesi
gereğince verilen kararın niteliği dikkate alınarak yazılmamıştır.)
Hüküm : 1-Sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne
üye olma suçundan; TCK'nın 314/2, 3713 sayılı
Kanunun 5/1, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca
mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun
esastan reddi,
2-Sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne
yardım etme suçundan Kastamonu Ağır Ceza
Mahkemesinin 31.08.2018 tarih ve 2017/136 - 2018/41
sayılı kararının kaldırılarak; CMK'nın 223/2-b maddesi uyarınca beraat
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvurularının süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin İlk Derece Mahkemesinde, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış
olması, istinaf aşaması ve temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanık ... hakkında silahlı terör ötgütüne üye olma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü sair nedenler yerinde görülmediğinden CMK'nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
a-Suç tarihinin, temadinin kesildiği yakalanma tarihi olan “17.10.2016” yerine İlk Derece Mahkemesi gerekçeli karar başlığında “13.10.2016” olarak yazılması,
b-Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen cezanın, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken "örgüt mensubu olması" gerekçesi yerine "suçun örgüt faaliyeti kapsamında işlendiği" gerekçesine yer verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, ancak bu hususların yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK'nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, İlk Derece Mahkemesi gerekçeli karar başlığında yer alan suç tarihi kısmından "13.10.2016” ibaresinin çıkartılarak yerine "17.10.2016" ibaresinin eklenmesi, İlk Derece Mahkemesi hükmünün ikinci fıkrasının altıncı paragrafında yer alan "atılı suçu örgüt faaliyetleri kapsamında işlediği” ibaresinin çıkartılarak yerine "örgüt mensubu olduğu" ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne yardım etme suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik incelemede;
a-CMK'nın 280, 303/1-a, 193/2, 216 ve 217. maddeleri uyarınca; istinaf mahkemelerinin, İlk Derece Mahkemesince toplanan delilleri takdir ederek dosya üzerinde yapacakları incelemeler neticesinde beraat kararı veremeyecekleri nazara alındığında, anılan Kanun maddelerine de yanlış anlamlar yüklenerek Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairesinin 5271 sayılı Kanunun 280/2. maddesine aykırılık oluşturacak şekilde duruşma açmaksızın evrak üzerinde İlk Derece Mahkemesince belirlenen hapis cezasını kaldırarak CMK'nın 223/2-e maddesi gereğince sanığın beraatine yönelik karar verilmesi,
b-Ayrıntıları Dairemizin 09.04.2018 tarih ve 2018/125 Esas, 2018/1049 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere;
Silahlı terör örgütüne yardım etme suçundan yargılaması yapılan sanığın, yargılama aşamasında kendisinin seçtiği bir müdafii bulunmadığı gibi CMK'nın 156. maddesi gereğince de re'sen bir müdafi görevlendirilmediği, sanığa isnat edilen “silahlı terör örgütüne yardım etme” suçunun niteliği dikkate alındığında, CMK'nın 150. maddesinin 2 ve 3. fıkraları uyarınca hakkında müdafi görevlendirilmesinin zorunlu olduğunun anlaşılması karşısında, Anayasanın 36, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddelerinde teminat altına alınan adil yargılanma ilkesine aykırı olacak ve savunma hakkının kısıtlanmasını doğuracak biçimde kovuşturmada müdafi hazır bulundurulmaksızın mahkumiyet hükmü kurulmak suretiyle CMK'nın 150/3, 188/1, 197/1 ve 289/1-a-e maddelerine muhalefet edilmesi,
c-Sanık ...'un müdafii bulunmadığı halde sanık lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
d-Örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmaksızın örgüt liderinin talimatı doğrultusunda Bank Asya hesabına rutinin dışına çıkan para yatırma, mevduat artışı, katılım hesabı açma vb. hesap hareketliliğinin tespit edilmesi halinde silahlı terör örgüte yardım suçunun oluşacağı; sanığın örgütün hiyerarşik yapısına dahil süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk oluşturan başkaca faaliyetlerinin tespit edilmesi halinde ise silahlı terör örgütüne üye olma suçunun oluşacağı gözetilerek;
Bank Asya hesap hareketleri dökümüne göre FETÖ/PDY terör örgütü liderinin çağrısıyla uyumlu şekilde 11.02.2014 tarihinde vadesiz mevduat hesabı açarak hurda altın, 14.03.2014 tarihinde ise döviz alımı yapan sanığın Bank Asya hesap dökümleri getirtilerek konusunda uzman bilirkişi marifeti ile yeniden inceleme yaptırılıp örgüt liderinin talimatı doğrultusunda bankaya para yatırıp yatırmadığı, ayrı hesap açıp açmadığı hususlarının açıklattırılması, tanık ...'in suçun sübutu açısından belirleyici delil niteliğinde olması nazara alındığında CMK’nın 180/5. maddesi gereğince SEGBİS ile hazır edilerek sanığın örgütün görünen yüzü ortaya çıktıktan sonra sohbet toplantılarına katılıp katılmadığı, katılmış ise kaç kez katıldığı, himmet verip vermediği hususlarının tespit edilmesi, sanığın ikametinde yapılan aramada ele geçirilen dijital materyallere ilişkin inceleme raporunun temin edilmesi, yine sanık hakkında UYAP'ta bulunan örgütlü suçlar bilgi havuzunda araştırma yapılarak herhangi bir beyan bulunup bulunmadığı araştırılıp, var ise beyanların aslı veya onaylı suretlerinin getirtilerek, gerek görülmesi halinde ilgili şahısların tanık olarak dinlenmeleri sağlandıktan sonra tüm bu delillerin CMK'nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunarak diyecekleri sorulduktan sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ve yetersiz belge ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, Bölge Adliye Mahkemesi savcısının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sebeplerden dolayı hükmün BOZULMASINA, ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış haklarının 5271 sayılı CMK’nın 307/5. maddesi uyarınca saklı tutulmasına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesi gerekmekte ise de, bozma ilamına konu usule ve esasa ilişkin hataların Bölge Adliye Mahkemesi kararından kaynaklandığı nazara alındığında, dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesine; onama ilamına ilişkin infaz işlemlerinin gereği için ise kararın bir örneğinin Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17.01.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.