Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2012/22716 Esas 2013/18275 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/22716
Karar No: 2013/18275

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2012/22716 Esas 2013/18275 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2012/22716 E.  ,  2013/18275 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı ... gelmiş karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü

    KARAR


    Davacı, Anadolu Yakası Beykoz ilçesi"nde sahibi olduğu taşınmazda yaptıracağı ilave inşaat işi olduğunu,davalı ..."ı ziyareti sırasında bu hususu davalıya açıkladığını, onunda kendisine aynı hastanede mühendis olan diğer davalının bu işi yapabileceğini söylemesi üzerine karşılıklı görüşülerek mühendislik hizmeti karşılığı 60.000,00 TL üzerinden şifai anlaşmaya varıldığını, anlaşılan miktarın 30.000,00 TL"sini nakit olarak ödediğini, bakiye kısmın da iş bitiminde ödeneceğinin kararlaştırılmasına rağmen, sözkonusu hizmetin verilmediğini ve peşinatın da iade edilmediğini,başlattığı icra takibine de davalıların haksız itiraz ettiklerini ileri sürerek,itirazlarının iptali ile takibin devamına karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının
    aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davacı, taşınmazına yapılacak ilave inşaat işi için peşinat olarak verdiği bedelin, işin yapılmaması nedeniyle ve iade edilmemesi üzerine tahsili için başlattığı icra takibine vaki itirazın iptalini istemiştir. Davalılar, davacının iddia ettiği şekilde bir akdi ilişkinin bulunmadığını savnmuşlardır. Mahkemece, davacı, davalılara yemin teklif etmiş ise de, her iki davalıyı bu olayla ilgili olarak C.Başsavcılığına dolandırıcılık suçundan şikayet etmiş olması nedeniyle, HMK 226/c maddesi uyarınca talebinin kabul görmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı, davalılar hakkında savcılığa dolandırıcılık suçlamasıyla şikayette bulunmuş, hukuki ihtilaf olduğu gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş, itiraz ile de kesinleşmiş olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Artık bu kararlardan anlaşılacağı üzere taraflar arasında ceza davasına konu olamayacak nitelikte özel hukuk alanında hukuki ihtilaf bulunduğu tartışma konusu olmaktan çıkmıştır.
    6100 sayılı HMK"nun 226/c maddesi ," Yemin edecek kimsenin namus ve onurunu etkileyecek veya onu ceza soruşturması ya da kovuşturması ile karşı karşıya bırakacak vakıalar." hükmünü içermektedir. Yukarıda açıklandığı üzere,yemin edecek olan davalılar aleyhinde,ceza soruşturması ya da kovuşturması ile karşı karşıya kalma durumu sözkonusu olamayacaktır. Hal böyle olunca mahkemece,davacının yemin teklifinin kabulü ile sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde karar ittihazı usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 21,15 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 3.7.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.