Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/1696 Esas 2015/4081 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/1696
Karar No: 2015/4081
Karar Tarihi: 10.3.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/1696 Esas 2015/4081 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/1696 E.  ,  2015/4081 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın görevsizlik nedeni ile usulden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkiline sigortalı işyerinde bulunan makinelerin davalı işletmenin normal aralıklarda vermesi gerekin elektrik voltafını ani olarak yükseltip alçaltması nedeni ile hasarlanmasına neden olduğunu, oluşan hasar nedeniyle sigortalısına ödeme yaptığını belirterek ödenen 16.641,46.-TL maddi tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davacının davasına temel teşkil eden alacağın kaynağının haksız fiil teşkil etmesi, sigorta poliçesinden doğan bir dava olmadığı, halefiyet davası olduğu, bu bakımdan görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Somut olayda uyuşmazlık 6102 sayılı TTK"nin 1472. (6762 sayılı TTK m. 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili isteminden ibarettir.
    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu"nun 22.3.1944 tarih 37 Esas 9 Karar R.G.3.7.1944 sayılı kararında bu husus "sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur" şeklinde vurgulanmaktadır.
    6102 sayılı TTK m. 4. maddesinde mutlak ve nispi nitelikteki ticari davalarda görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğu düzenlenmiştir. Buna göre 4/I-a-f bentlerinde mutlak ticari davalar, 4/I gereğince ise her iki tarafın tacir olması ve tarafların ticari işletmesi ile ilgili olan davalar nispi nitelikteki ticari davalardır.
    Sigorta poliçesine dayalı olarak sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın halefiyete dayalı olarak rücuen tazmini istemli davalarda sigortalı ile zarara neden olan davalının ticari işletmesi bulunan bir tacir olup olmadığı dikkate alınarak görev hususunun değerlendirilmesi gerekmektedir.
    Somut olayda davacı sigortacının halefi olduğu sigortalı ve davalı tacir olup dava konusu uyuşmazlık ticari işletmelerini ilgilendirmektedir. Bu bakımdan yapılan açıklamalar dikkate alındığında uyuşmazlık ticari dava niteliğinde olup çözümü Asliye Ticaret Mahkemesi"nin görev alanına girdiğinden davanın esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmen BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 10.3.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.