14. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/3102 Karar No: 2013/4917 Karar Tarihi: 29.03.2013
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/3102 Esas 2013/4917 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan)14. Hukuk Dairesi 2013/3102 E. , 2013/4917 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.01.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, borçlu ortağın borcundan dolayı İcra İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine göre miras bırakan adına kayıtlı altı adet taşınmazın satışı suretiyle paydaşlığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece satış suretiyle paydaşlığın giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü davalı ... vekili temyiz edilmiştir. Borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İcra İflas Kanununun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alması zorunludur. İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan İcra Müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip, icra hakiminden yetki belgesi almak üzere önel verilmelidir. Bu şekilde açılacak davada borçlu ortak dahil tüm ortakların davaya dahil edilmeleri zorunludur. Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davada birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek miktarda taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddedilmesi gerekir. Somut olaya gelince; mahkemece her ne kadar dava konusu 6 adet taşınmazın tümünün satışı suretiyle ortaklığının giderilmesine karar verilmiş ise de, esasen yukarıda açıklandığı şekilde, en son borç miktarının belirlenmesi ve borçlu hissesi de nazara alınarak borca yeter miktarda taşınmazın satışına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, taşınmazların tamamının satışı suretiyle paydaşlığın giderilmesine karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 29.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.