(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2011/2999 E. , 2012/906 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Muhkem eşyayı kırarak hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu anlaşıldığından, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için aranan 5271 Sayılı CMK"nun 231/6 maddesinin a bendinde yazılı "" kasıtlı bir suçtan mahkum olmama "" koşulunun bulunmaması nedeniyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
5252 sayılı Yasanın 9/3 maddesi uyarınca sanık yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilmemiş ise de, sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCK’nın 493/1 maddesi ile aynı nevi suçtan mükerrir olan sanık hakkında 522. maddenin lehe hükümlerinin uygulanmaması değerlendirildiğinde, sanığa alt sınırdan ceza verilmesi halinde bile 5237 sayılı Yasa ile yapılan uygulamanın sanık lehine olması nedeniyle, karşılaştırma yapılmaması sonuca etkili görülmediğinden ve 5237 sayılı TCK’nın 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK"nın 493/1. maddesinde yer alan suçun öğelerinin farklı olduğu, somut olayda sanığın eylemlerinin 142/1-b. maddesine uyan hırsızlığın yanında aynı Yasanın 116/1 maddesinde tanımlanan konut dokunulmazlığını bozmak ve yakınma bulunduğu için 151/1. maddesine uyan mala zarar verme suçlarını oluşturup, bu suçlardan da hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi ile suça konu çalınan para ve ziynet eşyasının değerinin az olmamasına ve öngördüğü koşullar gerçekleşmemesine karşın aynı Yasanın 145/1. maddesi uyarınca sanığın cezasından indirim yapılması karşı temyiz olmadığından, belirtilen hususlar bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre;suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Özgürlüğü bağlayıcı ceza ile hükümlülüğüne karar verilen sanığın, 5237 Sayılı TCK"nın 53/1 maddesinde sayılan haklardan hangilerini ne kadar süreyle kullanmaktan yoksun bırakıldığının karar yerinde belirtilmemesi
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından ""TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanmasına"" ilişkin bölüm çıkarılarak, yerine ""53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına"" cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.