16. Ceza Dairesi Esas No: 2020/1219 Karar No: 2020/4113 Karar Tarihi: 17.09.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/1219 Esas 2020/4113 Karar Sayılı İlamı
Özet:
16. Ceza Dairesi, silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkum edilen bir sanığın istinaf başvurusunu esastan reddetti. Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyiz edenlerin talepleri incelendi ve temyiz talepleri reddedildi. Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun şekilde yapıldığı belirlendi ve karar onandı. Ancak, sanık hakkında sadece TCK'nın 58/9 maddesi gereğince tekerrür hükümleri uygulanması ve SEGBİS çözüm tutanağı düzenleyen zabıt katiplerine ödenen ücretlerin yargılama gideri olarak sanığa yükletilemeyeceği gözetilmediği için hüküm bozuldu. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK 62/1, 53/1-2-3, 58/9-6, 63 ve CMK'nın 302/1 ve 303/1-c maddeleri.
16. Ceza Dairesi 2020/1219 E. , 2020/4113 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK"nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9-6, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Dosya kapsamı nazara alındığında diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; 1-Örgüt mensubu olduğuna karar verilen sanık hakkında sadece TCK"nın 58/9 maddesi gereğince tekerrür hükümleri uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, 2-Duruşmada SEGBİS vasıtasıyla kaydedilen savunmalara ilişkin SEGBİS çözüm tutanağı düzenleyen zabıt katiplerine ödenen ücretlerin yargılama gideri olarak sanığa yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu hususların yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün tekerrür uygulamasına dair kısmından “maddesi delaletiyle TCK’nun 58/6” ibaresinin çıkarılarak, ayrıca hükmün yargılama giderlerinin ilişkin kısmından SEGBİS çözümü için sarfedilen 545 TL’nin düşülmek suretiyle "1.069 TL" ibaresinin çıkarıltılarak “524 TL” ibaresinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.