
Esas No: 2021/2730
Karar No: 2022/349
Karar Tarihi: 25.01.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/2730 Esas 2022/349 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mardin 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararına yapılan istinaf başvurusu, Ceza Dairesi tarafından esastan reddedilmiştir. Dosya incelendikten sonra, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği ve savunmaların eksiksiz sergilendiği belirlenmiştir. Sanığın eyleminin örgütsel bağlılık ile ülke genelindeki organik bütünlüğüne göre amacı gerçekleştirme tehlikesi yarattığı tespit edilerek, suç vasfı tayin edilmiş ve ceza azaltıcı sebepler takdir edilmiştir. Ancak, yargılama giderlerinin sanığa yükletilmesinde Türkçe bilmeyen sanığa atanan tercüman bilirkişi giderinin yargılama gideri olarak yükletilmesi kanuna aykırıdır. Bu nedenle karar bozulmuş, ancak bu hususun dosyanın yeniden yargılanmasını gerektirmediği belirtilerek hükmün düzeltilerek onanması kararlaştırılmıştır. Kararda hüküm giyen suçun kanun maddeleri TCK'nın 302/1, 3713 sayılı Kanunun 5/1, 53, 58/9, 63. maddeleridir.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Mardin 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 03.10.2019 tarih ve 2019/91 - 2019/331 sayılı kararı
Suç : Devletin birliğini ve ülke bütünlüğü bozma
Hüküm : TCK'nın 302/1, 3713 sayılı Kanunun 5/1, 53, 58/9, 63.maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, sanığın sübutu kabul olunan eyleminin amaç suçun işlenmesi doğrultusundaki örgütsel bağlılık ile ülke genelindeki organik bütünlüğüne göre, amacı gerçekleştirme tehlikesi yaratabilecek nitelikte olduğu belirlenip, kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde suç vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosya kapsamına göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargılama giderlerinin tahsiline karar verilirken, yargılama aşamasında Türkçe bilmeyen sanığa atanan tercüman bilirkişi giderinin yargılama gideri olarak sanığa yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK'nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün dökümü yapılan yargılama giderlerine ilişkin kısmından "50 TL tercüman" ibaresinin çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Mardin 4. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 25.01.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.