13. Hukuk Dairesi 2013/15673 E. , 2013/18150 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı ..., açılan ihaleler sonucunda, davalı işverenlerle hizmet sözleşmeleri yapıldığını, davalı şirketlerin çalıştırmış oldukları işçilerden ...’ın, kıdem, ihbar tazminatı ve benzeri işçilik alacakları nedeniyle, iş mahkemesinde açmış olduğu davanın Belediye aleyhine sonuçlandığını, başlatılan icra takibi üzerine ödeme yapmak zorunda kaldıklarını ileri sürerek, dava dışı işçiye yapılan ödemenin, faiziyle birlikte davalılardan rücuen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, 17.8.2012 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınarak, davanın kısmen kabulüne, ilamda her bir davalı yönünden ayrı ayrı belirtilen miktarların, 8/6/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, asıl işveren davacı Belediyenin, davalı şirketler tarafından çalıştırılan işçinin açmış olduğu dava sonrasında ödemek zorunda kaldığı miktarın rücuen tahsili istemine ilişkindir. Her ne kadar mahkemece, Belediye tarafından ödenen işçi alacaklarından, asıl işveren davacı
2013/15673-18150
Belediye ile davalıların yarı yarıya sorumlu olduklarının kabulü ile hüküm kurulmuş ise de, bir kısım davalılar ile Belediye arasında imzalanan hizmet sözleşmeleri ve eki olan şartnamelerde, “yüklenicinin sözleşme ile ilgili kıdem tazminatı gibi işçilik haklarından ve işçi ile arasındaki ihtilaflardan kendisinin sorumlu olacağı” açıkça belirtilmiştir. Buna göre, sözleşme ve eki olan şartnamelerde bu şekilde açık hüküm bulunan davalılar yönünden, davacı ... ve davalıların yarı yarıya sorumlu olduklarının kabulüne olanak yoktur. Tarafların serbest iradeleri ile düzenlemiş oldukları sözleşme ve şartname hükümleri, tarafları bağlayacağından, hizmet sözleşmelerinde yüklenicinin sorumluluğuna ilişkin, bu şekilde açık hüküm olan hallerde, davacı Belediyenin, asıl işveren olarak ödemiş olduğu miktarın tamamını, ilgili davalıdan rücuen tahsilini talep edebileceğini kabul etmek gereklidir.
O halde mahkemece taraflar arasındaki hizmet sözleşmeleri ve eki olan şartnamelerde, dava konusu işçi alacakları nedeniyle yüklenicinin sorumlu olduğunun düzenlendiği davalılar yönünden, davacı Belediyenin asıl işveren olarak ödemiş olduğu miktarın tamamının, bu hususta sözleşme ve eki şartnamelerde hüküm bulunmayan davalılar yönünden ise, davacı ... ve davalı yüklenicinin, kararda olduğu gibi yarı yarıya sorumlu olacaklarının kabulü ile, sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, açıklanan hususlar gözardı edilerek, tüm davalılar yönünden yarı oranda sorumluluğun kabul edilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3/2. maddesi gereğince, ret sebebi ortak olan davalılar yararına tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekli olup, somut olayda da mahkemece aynı nedenle davanın kısmen reddine karar verilmiş olan davalılar yararına tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, açıklanan husus gözardı edilerek, davalılar yararına ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ :1. bentte açıklanan nedenlerle davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. ve 3. bentler gereğince temyiz edilen hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 24.30 TL temyiz harcın istek halinde iadesine, 2.7.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.