10. Hukuk Dairesi 2014/14598 E. , 2015/7517 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Davacı, ... rant sigortasına giriş tarihinin, Türkiye’de sigorta başlangıcı olarak tespitini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Uzun vadeli sigorta kolları bakımından sigortalılık süresini düzenleyen 5510 sayılı Kanunun 38’inci madde hükmü; malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarının uygulanmasında dikkate alınacak sigortalılık süresinin başlangıcını; sigortalının, 5417, 6900, 506, 1479, 2925, 2926 ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununa, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20’nci maddesi kapsamındaki sandıklara veya bu Kanuna tâbi olarak malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olarak ilk defa kapsama girdiği tarih olarak kabul edileceğini; kanunun uygulanmasında 18 yaşından önce malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tâbi olanların sigortalılık süresinin, 18 yaşının ikmal edildiği tarihte başlamış olacağını, bu tarihten önceki süreler için ödenen malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinin, prim ödeme gün sayısı hesabına dâhil edileceğini öngörürken, Uluslararası sosyal güvenlik sözleşme hükümlerini saklı tutmuştur.
Kaldı ki, Anayasamızın 90/son maddesi uyarınca, yöntemince yürürlüğe konulmuş Uluslararası sözleşmeler kanun hükmünde olduğu gibi, normlar hiyerarşisi yönünden uluslararası sözleşme kurallarına uygulamada yasal güç tanınmakta ve bu kuralların uygulanma önceliği de haiz bulunmaktadır.
Konuya ilişkin 10.04.1965 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak 01.11.1965 tarihi itibarıyla yürürlüğe giren Türkiye Cumhuriyeti ile ... Federal Cumhuriyeti arasında imzalanan Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin uzun vadeli sigorta kollarından olan “Malullük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları(aylıkları)” başlıklı beşinci bölüme 02.11.1984 tarihinde imzalanıp 05.12.1985 tarihli 3241 sayılı Yasayla onaylanıp yürürlüğe giren Ek Sözleşme ile getirilen sözleşmenin 29’uncu maddesinin 4’üncü bent hükmüne göre, bir kimsenin ... sigortasına girişinden önce, bir ... Rant Sigortasına girmiş bulunması halinde, ... Rant Sigortasına giriş tarihi, ... Sigortasına giriş tarihi olarak kabul edileceği açıkça ifade edilirken; aynı bölümde düzenlenmiş 27’inci madde hükmü ise, her iki akit taraf mevzuatına göre nazara alınabilecek sigortalılık sürelerinin varlığı halinde, uygulanacak mevzuata göre yardım hakkının doğmasında, diğer akit taraf mevzuatına göre geçen ve aynı zamana rastlamayan, hesaba dahil edilebilir nitelikteki sigortalılık sürelerinin de nazara alınacağını; sigortalılık sürelerinin hangi ölçüde hesaba dahil edilebileceğini ise, hesaba dahil edilebilirliğini tayin eden mevzuata göre tespit edileceği ifade edilmiştir.
Nitekim Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yurt dışında geçirdikleri çalışma sürelerinin sosyal güvenlikleri açısından değerlendirilebilmesi amacıyla 22.05.1985 tarihli resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiş bulunan 3201 sayılı Yurt Dışında Bulunan ... Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanunla, ... vatandaşlarının yurt dışında 18 yaşını doldurduktan sonra, ... vatandaşı iken geçen ve belgelendirilen sigortalılık süreleri ve bu süreleri arasında veya sonunda her birinde bir yıla kadar olan işsizlik süreleri ile yurt dışında ev kadını olarak geçen süreleri, bu Kanunda belirtilen sosyal güvenlik kuruluşlarına prim ödenmemiş olması ve istekleri halinde, bu Kanun hükümlerine göre sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirileceğini öngörmüştür.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun, 13.2.2002 t., 2002/10-21 E., 2002/70 K. sayılı anılan kararında belirtildiği üzere; Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin 29’uncu maddesinin 4’üncü bendinde, “Bir kimsenin ... sigortasına girişinden önce bir ... Rant Sigortasına girmiş bulunması halinde, ... Rant Sigortasına girişi, ... sigortasına giriş olarak kabul edilir.” Hükmüne yer verilmiş ise de bu hüküm, sözleşmenin 27’inci ve 29’uncu maddeyle bir bütün olarak yorumlanmadıkça tek başına uygulanamaz. Nitekim 29’uncu maddenin 3’üncü bendinde, 27’inci maddeye yollamada bulunularak, “...ancak, sözleşmenin 27’inci maddesine göre bir aylık veya gelir talep etme hakkının mevcut olması halinde, aşağıdaki hükümler uygulanır.” Denmektedir. Kaldı ki, sözleşme hukukunda, sözleşme bir bütün olarak yorumlanıp aleyhe ve lehe olan hükümler birlikte uygulanır. Bu ilke, özel hukuk sözleşmelerinde olduğu gibi sosyal güvenlik sözleşmeleri bakımından da geçerlidir.(Yargıtay Kararları Dergisi, Cilt 28, Sayı 5, Mayıs 2002, s. 685-686.)
Öte yandan; 11.09.2014 tarihli Mükerrer Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 29"uncu maddesi ile 3201 sayılı Kanunun 5"inci maddesinin beşinci fıkrasına “Ancak uluslararası sosyal güvenlik sözleşmelerinde
... sigortasına girişinden önce âkit ülke sigortasına girdiği tarihin ... sigortasına girdiği tarih olarak kabul edileceğine ilişkin özel hüküm bulunan ülkelerdeki sigortalılık sürelerini borçlananların âkit ülkede ilk defa çalışmaya başladıkları tarih, ilk işe giriş tarihi olarak kabul edilir.” cümlesi eklenerek; yurtdışında ilk defa çalışmaya başlayanların bu çalışmalarının ilgili sözleşme kapsamında 3201 sayılı Kanun kapsamında borçlanma yapmaları halinde Türkiye"de sigorta başlangıç tarihi olarak kabul edileceği düzenlenmiştir.
... Federal Cumhuriyeti Sosyal Yasa (SGB) VI.Kitab’ın (... Sosyal Kanunu) konuya ilişkin Yasal Aylık Süreleri’ni düzenleyen beşinci başlık 55.maddesi “Prim ödeme süreleri,mecburi veya isteğe bağlı sigorta primlerinin ödendiği sürelerdir. Özel yasalara göre ödenmiş kabul edilen mecburi sigorta primlerine ilişkin süreler de, mecburi sigorta primlerinin ödendiği süreler olarak kabul edilir.”hükmü içerdiği; Analığın Korunmasına Dair Yasa ile, ilgili özel yönetmeliklerde hamilelik/analık koruması sürelerinin, ödenmiş varsayılan prim süresi olarak kabul edildiğinin belirtilmesi karşısında, yine ... Federal Cumhuriyeti Sosyal Yasa (SGB) VI.Kitab’ın (... Sosyal Kanunu) konuya ilişkin“çocuk yetiştirme süreleri” başlıklı 56.maddesi (1) no’lu bendinin “Bir çocuğun yetiştirildiği süreler için, çocuğun ilk üç yaşı içerisinde mecburi sigorta primleri ödenmiş olarak geçerlidir..” hükmünü içermesi karşısında, “Mutterschutz/Schwangerschaft (hamilelik/analık koruması)” ve “pflichtbeitragszeit für kindererziehung (çocuk yetiştirme için zorunlu prim süresi)” olarak adlandırılan sürelerin, yukarıda bahsedilen Uluslararası Ek Sözleşme hükmü kapsamında, uzun vadeli sigorta kollarından olan malüllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarından ... rant sigortasına giriş niteliğinde bir sigortalılık girişi olarak kabul edilmesi gerekmektedir.
Davacı, ... rant sigortasına giriş tarihi olan 01.11.1990 tarihini Türkiye"de sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edilmesi gerektiğinin tespitini istemiş, mahkemece, davacının istem döneminde ... sigorta kurumuna ait sigorta hesabında gebelik/analığın korunması kapsamındaki sigortalılığının bulunduğu ve fiili bir çalışmaya dayanmadığından bahisle sözleşme hükmü kapsamında malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarından ... rant sigortasına giriş niteliğinde olmadığı kabul edilerek, davanın reddine karar verilmişir.
Dosya kapsamından; 07.03.2013 – 14.03.2013 tarihleri arasında 5510 sayılı Kanunun 4/1-a maddesi kapsamında Türkiye"de sigortalılığı bulunan davacının, 26.06.2013 tarihli 3201 sayılı Yasa kapsamında borçlanma talebine istinaden, Kurum tarafından 5510 sayılı Kanunun 4/1-a maddesi kapsamında tahakkuk ettirilen borçlanma bedelini süresinde kısmen ödediği, ... sigorta kurumuna ait sigorta hesabında, davaya konu yapılan ve rant sigortasına giriş tarihi olarak öngörülen 01.11.1990 tarihini de içeren 09.09.1990 – 30.11.1990 tarihleri arası dönemde “Mutterschutz/Schwangerschaft (hamilelik/analık koruması)” ve 01.11.1990-30.11.1990 tarihleri arası dönemde “pflichtbeitragszeit für kindererziehung (çocuk yetiştirme için zorunlu prim süresi)” olarak adlandırılan sürelerin kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır.
Yukarıdaki açıklamalara göre, davacının isteme konu tarihi kapsayan dönemde“Mutterschutz/Schwangerschaft (hamilelik/analık koruması)” ve “pflichtbeitragszeit für kindererziehung (çocuk yetiştirme için zorunlu prim süresi)” olarak adlandırılan sürelerin, ... sigorta mercii hesabında kayıtlı olduğu ve anılan sürelerin yukarıda bahsedilen Uluslararası Ek Sözleşme hükmü kapsamında, uzun vadeli sigorta kollarından olan malüllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarından ... rant sigortasına giriş niteliğinde bir sigortalılık girişi olarak kabul edilmesi gerektiği gözetilerek, mahkemece, davacının istemine konu, ... rant sigortasına giriş tarihi olan 01.11.1990 tarihinin Türkiye"de 5510 sayılı Kanunun 4/1-a maddesi kapsamında sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine dair karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, istek halinde temyiz harcının davacıya iadesine, 16.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.