Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/3649 Esas 2020/5268 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/3649
Karar No: 2020/5268

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/3649 Esas 2020/5268 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi tarafından verilen karşılıklı boşanma davası hakkındaki karar, kadın tarafından tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden temyiz edilmiştir. Mahkeme, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alınarak, kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminatın az olduğunu belirterek daha uygun miktarda tazminat takdiri yapılması gerektiğini ve aynı şekilde nafaka miktarının da düşük olduğunu belirterek daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerektiğini açıklamıştır. Bu nedenlerle bölge adliye mahkemesi kararı bozulmuştur.
Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır:
- Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi (hakkaniyet ilkesi)
- Türk Borçlar Kanunu'nun 50. ve 51. maddeleri (tazminatın hesaplanması ve takdiri)
- Türk Medeni Kanunu'nun 174/1 maddesi (maddi tazminatın takdiri)
- Türk Medeni Kanunu'nun 174/2 maddesi (manevi tazminatın takdiri)
2. Hukuk Dairesi         2020/3649 E.  ,  2020/5268 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu"nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu"nun 50. ve 51. maddeleri hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
    2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen toplu yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece, Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre müşterek çocuklar Hanife ve Yusuf Resul yararına hükmedilen iştirak nafakaları azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ : Yukarıda 1., 2. ve 3. bentlerde açıklanan nedenlerle bölge adliye mahkemesi kararının BOZULMASINA, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 03.11.2020 (Salı)


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.