13. Ceza Dairesi Esas No: 2011/4346 Karar No: 2012/798 Karar Tarihi: 17.01.2012
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2011/4346 Esas 2012/798 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, geceleyin bir evden hırsızlık yapmak suçundan mahkum edilmiş ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılması için gerekli koşulları sağlayamamıştır. Sanık kısmen iade yapmıştır ancak mağdurun rızası alınmadan, etkin pişmanlık hükmü uygulanmamıştır. Mahkemenin hükmünde, sanığın kasten işlediği suç nedeniyle belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma tedbirlerinin seçimlik olmadığı ancak bu tedbirlerin hükmünde yer almadığı belirtilmiştir. Bu nedenle hüküm bozulmuş ve sanığın cezasının infazına ilişkin bazı düzenlemeler yapılmıştır. Kanun maddeleri: 5271 sayılı CMK.nun 231/6 maddesi (a), 5237 sayılı TCK'nın 168/4. maddesi, 5320 sayılı Yasa, 1412 sayılı CMUK\"nun 322.maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 53/1.maddesi, aynı maddenin 2. ve 3. fıkraları.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2011/4346 E. , 2012/798 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu anlaşıldığından,hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için aranan 5271 sayılı CMK.nun 231/6 maddesinin (a) bendinde yazılı “kasıtlı bir suçtan mahkum olmama”koşulunun bulunmaması nedeniyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede; Sanığın, müştekiye ait ikametin açık olan penceresinden içeriye girerek geceleyin hırsızlık yaptığının anlaşılması karşısında; hakkında geceleyin konut dokunulmazlığını bozma suçundan zamanaşımı içerisinde işlem yapılması olanaklı kabul edilmiştir. Sanığın kısmi iadede bulunduğunun anlaşılması karşısında: hakkında 5237 sayılı TCK"nın 168/4. maddesince öngörülen kısmi iade halinde etkin pişmanlık hükmünün uygulanması için mağdurun rızası gerektiğinden, mağdura rızasının olup olamadığının sorulmadan, sanık hakkında 168/1 maddesinin uygulanması ,sanık aleyhine temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Kasten işlenen suçlardan hapis cezasına mahkumiyetin yasal sonucu olan ve 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1.fıkrasında öngörülen belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma tedbirlerinin seçimlik olmadığı gözetilmeden, anılan fıkranın (c) ve (e) bendlerinde yazılı tedbirlere hükmedilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm tümden çıkartılarak yerine “Sanığın kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak 5237 sayılı TCK"nın 53/1.maddesinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.