Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/1923 Esas 2012/5354 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/1923
Karar No: 2012/5354
Karar Tarihi: 05.04.2012

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/1923 Esas 2012/5354 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme; üç adet taşınmazın ortaklığının giderilmesi davasında, paydaşlardan birinin dahil edilmediği ve muhdesat bedelinin taraflar arasında ittifak olduğu halde yanlış hesaplandığı gerekçeleriyle kararı bozmuştur. Paydaşlığın giderilmesi davasında, bütün paydaşlar yer almalıdır. Paydaşların birisinden birisinin ölmesi durumunda, mirasçılarının davaya katılması sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekmektedir. Paydaşlığın satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bütünleyici parça (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekmektedir. Muhdesatın bir kısım paydaşlara ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesinde bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2012/1923 E.  ,  2012/5354 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Ortaklığın giderilmesi

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Uyuşmazlık, üç adet taşınmazın ortaklığının giderilmesine ilişkindir, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Paydaşlığın(ortaklığın) giderilmesi davasını paydaşlardan (ortaklardan) biri veya bir kaçı diğer paydaşlara (ortaklara) karşı açar. Davada bütün paydaşların (ortakların) yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç vs gibi bütünleyici parça (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar (ortaklar) ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesinde bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
    Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
    Olayımıza gelince; dava konusu edilen ve satışına karar verilen ... ve ... parsel sayılı taşınmazların paydaşlarından Behçet Açıkalın davaya dahil edilmemiştir. Adı geçen davalının sağ ise kendisinin, ölü ise ibraz edilecek mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya dahil edilmesi ve taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar vermek gerekir.
    Ayrıca dava konusu edilen ve satışına karar verilen ... parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın, davacıya ait olduğu davalı tarafından da kabul edilmiştir. Muhdesat konusunda taraflar arasında ittifak olduğundan satış bedelinin yukarıda belirtilen esaslar çerçevesinde oran kurularak, bu oranlara göre taraflara dağıtılması gerekirken bu husus göz ardı edilerek yazılı şekilde muhdesat bedelinin satışta ayrıca davacıya ödenmesine şeklinde hüküm kurulması doğru değildir.
    Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 05.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.