Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2011/11181
Karar No: 2012/747
Karar Tarihi: 16.01.2012

Muhkem eşyayı kırarak hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2011/11181 Esas 2012/747 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanığın müştekilerden eşya çaldığı suçlamasıyla asliye ceza mahkemesinde yargılandığını ve mahkumiyet kararı verildiğini belirtmiştir. Ancak mahkeme kararının, bazı yasal eksiklikler nedeniyle bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu eksiklikler şunlardır:
1. Eski ve yeni Ceza Yasaları arasındaki farklılıkların dikkate alınmadan hüküm kurulması
2. Sanığın eylemlerinin farklı suç maddelerini oluşturduğunun göz ardı edilerek yazılı ceza kararı verilmesi
3. Sanığın tüm suçları için taraflar arasında uzlaşma sağlanmadan hüküm verilmesi
4. Keşif sonuçlarının karar vermede belirleyici olması gereken hususlarda çelişki bulunması
5. Mal değerinin azlığı kavramının yanlış yorumlanarak hüküm verilmesi
6. Hükümlülerin cezalarının toplanması konusunda yasal bir düzenlemenin göz ardı edilmesi
Detaylı ve açıklayıcı kanun maddeleri şunlardır:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2, 142/1-b, 143, 145. maddeleri
- 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun’un 9/3. maddesi
- 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 493/1. maddesi
- 5271 sayılı Ceza
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi         2011/11181 E.  ,  2012/747 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Muhkem eşyayı kırarak hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-5237 sayılı TCK"nın 7/2 ve 5252 sayılı Türk Ceza Yasası"nın Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Yasa"nın 9/3. maddesi uyarınca; önceki ve sonraki Ceza Yasalarının ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ve her iki yasaya göre ayrı ayrı sonuçlar belirlenip lehe olan yasa denetime olanak verecek şekilde karar yerinde gösterilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-Sanığın müştekiler ..., ..., ..., ... ve ..."a hırsızlık suçuna yönelik eylemlerinin, 5237 sayılı TCK.nın 142/1-b maddesindeki suçu oluşturması karşısında, yazılı şekilde uygulama yapılması,
    3-5237 sayılı TCK"nın 7/2 ve 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca sanık yararına olan hükümlerin önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkacak sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilip, anılan Yasanın 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK"nın 493/1. maddesinde yer alan suçun öğelerinin farklı olduğu; sanığın eylemlerinin, 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunun yanında, müştekiler ..., ..., ... ve ... yönünden şikayet bulunduğundan aynı yasanın 116/1 ve 151/1.maddelerine uyan konut dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarını oluşturduğu, müşteki ... yönünden ise eylemin gece sayılan zaman dilimi içerisinde işlendiği anlaşılmakla 5237 sayılı yasanın 142/1-b maddesi ile hüküm kurularak aynı yasanın 143.maddesinin uygulanması gerektiği, aynı yasanın 116/4 ve 151/1.maddelerine uyan geceleyin konut dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarını da oluşturduğu gözetilerek, tüm suçlar yönünden öncelikle taraflara uzlaşma teklif edilip sonucuna göre bu suçlarla ilgili bir uygulama yapılmaması,
    4-Sanığın müştekiler ..., ..., ..., ... ve ..."a yönelik hırsızlık suçundan kurulan hükümlerde, dosyalarında bulunan, suçların nitelendirilmesine yönelik C.Savcılığı tarafından yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporu ile mahkeme tarafından yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporu arasında muhkemlik konusunda çelişki bulunduğunun anlaşılması karşısında, bu raporlar arasındaki çelişki giderilmeden ve karar yerinde mahkeme tarafından yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporuna neden üstünlük tanındığı açıklanmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
    5-5237 sayılı TCK’nın 145. maddesindeki “malın değerinin azlığı” kavramının, 765 sayılı TCK’nın 522. maddesindeki hafif ve pek hafif ölçütleri, her iki maddenin de cezadan indirim olanağı sağlamak dışında benzerliği bulunmadığı, “değerin azlığı” nın 5237 sayılı Yasaya özgü ayrı ve yeni bir kavram olduğu, bunun; daha çoğunu alabilme olanağı varken, yalnızca gereksinmesi kadar değer olarak da az olan şeyi alma durumunda, olayın özelliği ve sanığın kişiliği de değerlendirilerek, yasal ve yeterli gerekçeleri de açıklanarak uygulanabileceği gözetilmeden, çalınan eşyaların değeri de gözetildiğinde, bu maddeye düzenleniş amacının dışında yorumlar getirilerek yazılı biçimde uygulama yapılması,
    6-Hükümden sonra 08.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231.maddesi uyarınca ve bu maddenin 6.fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Yasanın 7.maddesi ile eklenen cümle de gözetilerek; hükmolunan cezaların tür ve süresine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kabule göre de;
    1-5237 sayılı TCK’nın da cezaların toplanmasına ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, 5275 sayılı Yasanın 99. maddesinde de kesinleşmiş hükümlülüklerin infaz aşamasında toplanmasını öngördüğü gözetilmeden, hükmolunan cezaların ayrı ayrı yerine getirilmesi yerine toplanmalarına karar verilmek suretiyle yazılı biçimde hüküm kurulması,
    2-Özgürlüğü bağlayıcı ceza ile hükümlülüğüne karar verilen sanık hakkında 5237 sayılı Yasanın 53. maddesi ile uygulama yapılmaması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, ceza süresi bakımından 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 Sayılı CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkının gözetilmesine, 16/01/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi