Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3025
Karar No: 2020/5019
Karar Tarihi: 02.11.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2018/3025 Esas 2020/5019 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, Kahramanmaraş'ta bulunan ve 1962 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan bir taşınmazın kendisine ait olduğunu ve adına tescil edilmesi gerektiğini iddia ederek dava açmıştır. Mahkemece verilen hüküm, Dairemizin önceki bir ilamı uyarınca bozulmuş ve yapılan yeniden yargılama sonucunda davacının lehine karar verilmiştir. Ancak, davalı Hazine vekili temyiz etmiştir.
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi, yapılan inceleme sonucunda mahkemenin yeterli araştırma ve inceleme yapmadığına ve bilirkişi raporunun yetersiz olduğuna karar vermiştir. Mahkemenin, taşınmaz bölümünün imar planı kapsamında kalıp kalmadığını ve 1962 yılındaki kadastro çalışmasında dere yatağı olarak tescil harici bırakılmış olup taşınmazın dereden kazanılıp kazanılmadığını araştırmadığı, zilyetlik süresini belirlemek için hava fotoğraflarından yönteme uygun şekilde yararlanmadığı ve bilirkişi raporunun yeterli olmadığı belirtilmiştir.
Bu nedenle, mahkemenin önceki hükümleri bozulmuştur. Yerel mahkeme, çekişmeli taşınmaz bölümünün imar planı kapsamında olup olmadığını belirlemek için ilgili belediyelerden soruşturma yapmalıdır. İmar planı kapsam
16. Hukuk Dairesi         2018/3025 E.  ,  2020/5019 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Davacı ..., ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan ve 1962 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece verilen önceki tarihli hüküm, Dairemizin 10.10.2017 tarih ve 2015/21374 Esas-2017/6311 Karar sayılı ilamı ile "...tescil davasının Hazine yanında taşınmazın bulunduğu Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanlığına da yöneltimesi" gereğine değinilerek bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişisinin 18.04.2014 tarihli rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 16.154,68 metrekare yüzölçümlü yerin son parsel numarası verilerek davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, hükme esas alınan fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü üzerinde, davacı lehine, yerin Kadastro Kanun"un 14. ve 17. maddesinde belirtilen zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, çekişmeli taşınmaz bölümünün imar planı kapsamına alınıp alınmadığı, alınmış ise imar planının hangi tarihte onaylanarak kesinleştiği sorulup saptanılmamış, 1962 yılındaki kadastro çalışmasında dere yatağı olarak tescil harici bırakılmış olup taşınmazın dereden kazanılıp kazanılmadığı ve aktif dere yatağında kalıp kalmadığının tespiti yönünde araştırma yapılmamış, zilyetlik süresinin belirlenmesinde esaslı unsur olan hava fotoğraflarından yöntemine uygun şekilde yararlanılmamış, hava fotoğraflarının jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi tarafından stereoskopik aletle incelenmesi gerektiği halde, hava fotoğrafı incelemesi, bu konuda uzman olup olmadığı anlaşılamayan orman mühendisi tarafından zilyetlik süresini tespite elverişli olmayan 1985 ve 1999 tarihlerine ait hava fotoğrafları üzerinde yapılmış ve taşınmaz bölümünün evveliyatı, kullanım süresi, niteliği ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlanıp tamamlanmadığı hususlarına ilişkin açıklama içermeyen, yetersiz bilirkişi (orman ve ziraat) raporuna dayanılarak hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm verilmesi usul ve yasaya uygun düşmemektedir.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmaz bölümünün imar planı kapsamında kalıp kalmadığı ilgili belediyelerden sorularak imar planı kapsamında kaldığının anlaşılması halinde imar planının onaylı bir örneği dosyaya getirtilmeli, taşınmaz bölümü imar planı kapsamında ise imar planının onay tarihinden, değilse dava tarihinden 15, 20, 25 yıl öncesine ilişkin faklı devrelerde çekilmiş en az 3 adet stereoskopik hava fotoğrafı Harita Genel Müdürlüğü"nden getirtilmeli, ayrıca bulunabilecek en eski tarihli yüksek çözünürlüklü uydu fotoğrafları da celbedilerek dosya keşfe hazır hale getirildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek 3 kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve jeodezi ve fotogrametri uzmanı ile fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte taşınmaz bölümünün önceki niteliği tespit edilerek, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olması halinde, taşınmaza ev yapmanın imar-ihya anlamına gelmeyeceği, ancak önceki keşifte dava konusu taşınmaz bölümünün ev ve bahçesi olarak kullanıldığının belirtildiği dikkate alınarak, dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmaz bölümünün geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, edilmiş ise imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığı ve kullanımın imar-ihyanın tamamlandığı tarihten itibaren 20 yıla ulaşıp ulaşmadığı, taşınmazın kime ait olduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, taşınmaz bölümü üzerinde sürdürülen zilyetliğin mevcut olup olmadığı ve mevcut ise imar-ihyanın tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğü hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; komşu parsellerin dayanak kayıtlarının çekişmeli taşınmaz yönünü ne şekilde okuduğu belirlenmeli; fen bilirkişisine, keşfi takibe ve denetlemeye elverişli, dava konusu taşınmazı komşularıyla birlikte gösterir krokili rapor düzenlettirilmeli; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, taşınmaz bölümünün toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, üzerindeki bitki örtüsünü, imar-ihyaya konu edilmişse imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş renkli fotoğraflarını içerir, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının ve eski tarihli uydu fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde, çekişmeli taşınmaz bölümünün sınırlarını ve niteliğini, imar-ihyası tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor düzenlenmesi istenilmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.11.2020 gününde oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi