12. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/30383 Karar No: 2016/6506 Karar Tarihi: 07.03.2016
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/30383 Esas 2016/6506 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2015/30383 E. , 2016/6506 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İİK.nun 65.maddesine uygun yapılmış bir gecikmiş itiraz bulunmadığı gibi takibin şekline göre uygulanması gereken İİK.nun 62.maddesi uyarınca borca itirazın yasal sürede icra dairesine yapılması gerekmekle sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin borçluya 13.11.2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise 12.03.2015 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda kendisine ödeme emri tebliğ edilmediğini belirterek takibe ve borca itiraz ettiği, mahkemece tebligatın usulüne uygun olup, süreyi kaçırmasında herhangi bir mazeret bildirmediği gerekçesiyle istemin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu bu hali ile ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayettir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 16.maddesinde; "Kendisine tebligat yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır" düzenlemesine yer verilmiş aynı düzenleme yönetmeliğin 25.maddesinde tekrar edilmiştir. Somut olayda, borçlu ... adına çıkartılan ödeme emri tebligatının, “adreste birlikte sakin oğlu ... imzasına tebliğ edildi” şerhi ile tebliğ edildiği görülmüştür. Muhatabın adreste bulunup bulunmadığını tespit edilmeksizin muhatap ile aynı çatı altında bulunan kişiye yapılan bu tebliğ işlemi bu hali ile 7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 16. ve Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 25. maddelerine aykırı olmakla usulsüzdür. O halde, mahkemece, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayetinin kabul edilerek 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 32. maddesi uyarınca tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, bu yöndeki istemin reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.