Esas No: 2016/32588
Karar No: 2016/26771
Karar Tarihi: 12.12.2016
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/32588 Esas 2016/26771 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara 29. İş Mahkemesi
METLER İŞÇİLERİ (GENEL-İŞ) SENDİKASI ADINA VEKİLİ AVUKAT SELÇUK ERTAN
DAVA : Davacı vekili, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından, davalı sendikanın müvekkiline ait işyeri/işletmede yetkili olduğu yönünde yapılan tespitin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı sendika vekili, müvekkili sendikanın 24.04.2015 tarihinde davalılardan ...... ortaklığına ait işyerinde toplu iş sözleşmesi yapma yetkisi istemiyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına başvuruda bulunduğunu, başvurunun tespit konusu işyerinin 20 sıra numaralı “Genel İşler” işkolunda yer aldığının anlaşıldığı gerekçesiyle reddedildiğini, bu değerlendirmenin kesinlikle doğru olmadığını ve yetki başvurusundan sonra Bakanlık kayıtları üzerinde yapılan bir tahrifat olduğunu, müvekkili sendikanın gerekli araştırmayı yaptıktan ve işyerinin 15 sıra numaralı “Taşımacılık” işkoluna girdiğini tespit ettikten sonra işçilere üye olabileceklerini duyurduğunu, işyerindeki 655 işçiden 408’inin sendika üyesi olduğunu, üyelik başvurularının “e-devlet” sistemi üzerinden geçerli olarak kabul edilmesi üzerine üyeliklerin onaylandığını, işyerinin “Taşımacılık” işkolunda yer almamış olsaydı başvuruların sistem tarafından kabul edilmeyeceğini, işkolunun yetki başvurusundan sonra değiştirildiğini, 6356 sayılı Kanun"un 5/2. ve 5/3. maddelerine göre de yeni bir toplu iş sözleşmesi yetki süreci başlamış ise işkolu değişikliği tespitinin ancak bir sonraki dönem için geçerli olacağının düzenlendiğini, başlayan yetki sürecinden sonra işkolu değişikliği tespitinin dahi yapılmadığını ve buna ilişkin açılan bir davanın bile olmadığını, yetki başvuru tarihinden sonra işyerinin girdiği işkolunun “Taşımacılık” işkolundan “Genel İşler” işkoluna kaydırılmasının başlamış yetki süreci bakımından geçerli olamayacağını, müvekkili sendikanın aynı işyeri ile ilgili olarak daha önce yapmış olduğu 13.02.2015 tarihli yetki tespit başvurusunun Bakanlıkça reddine dair yazının dahi haklılıklarını ortaya koyduğunu, zira Bakanlığın bu başvuruyu, sendikanın %1 işkolu barajını aşamadığı gerekçesiyle reddettiğini, ret gerekçesi olarak işkoluna dayanılmadığını, başka il belediyelerine ait alt işveren eliyle hizmet verilen benzer işyerlerinde yetkinin Bakanlıkça Hak-İş Konfederasyonu"na bağlı...İş Sendikası"na verildiğini, buralardaki yetki süreçlerinin “Taşımacılık” işkoluna göre sonuçlandırılırken müvekkiline yönelik farklı bir uygulamaya gidildiğini, bunun Bakanlığın tarafsızlığını da zedelediğini ileri sürerek Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 04.06.2015 tarihli olumsuz yetki tespitinin iptali ile davacı sendikanın 4941.1219487 sicil numaralı işyerinde çoğunluğu bulunduğunun tespitine ve toplu iş sözleşmesi için yetkili olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı vekili, davacı sendikanın, ...Belediye Başkanlığı “Katı Atık Toplama ve Nakli” hizmet alım işini alan Iğı ...... İş Ortaklığı işyerinde toplu iş sözleşmesi yapmak için 24.04.2015 tarihinde başvuruda bulunduğunu, kayıtların incelenmesi üzerine İşkolları Yönetmeliğinin 20 sıra numaralı “Genel İşler” işkolunda yer alması gereken tespit konusu 1219487 sicil numaralı işyerinin yetki tespit sisteminde oluşan teknik hata nedeniyle 15 sıra numaralı “Taşımacılık” işkolunda yer aldığının tespit edildiğini ve işkolunun “Genel işler” işkolu olarak düzeltildiğini, buna göre sendikaya yetki başvurusu hakkında yapılacak işlem bulunmadığının bildirildiğini, Bakanlık tarafından tesis edilen işlemin usul ve kanuna uygun olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Öz Taşıma İş Sendikası vekili, davalı Iğı ...... iş ortaklığı tarafından hizmet alım sözleşmesi ile faaliyet gösterilen işyerinin girdiği işkolunun tespiti için üç kişilik bilirkişi heyeti oluşturularak ve keşif yapılmak suretiyle rapor alınması gerektiğini ileri sürmüştür.
Davalı ...Sanayi Ürünleri İmalat ve Dış Ticaret Ltd. Şti. vekili, dava konusu olumsuz yetki tespitinin hukuka uygun olduğunu, İşkolları Yönetmeliği"nde yer alan düzenlemeler değerlendirildiğinde müvekkil işyerinde gösterilen faaliyetin taşımacılık işkoluna girmediğinin açık olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı...Yapı San. ve Tem. Hiz. Tic. A.Ş. vekili, müvekkili şirketin asıl işveren ...Belediye Başkanlığı nezdinde uzun zamandır ihale aldığını, son olarak imzalanan sözleşmeler kapsamında “...Belediye Başkanlığı yetki sınırları dahilindeki yerlerde oluşan her türlü katı atıkların toplanması, Belediyece gösterilen çöp ve atık döküm alanlarına nakledilmesi ve dökülmelerine, yer üstü konteyner sisteminin alınması, kurulması ve işletilmesi” işini yerine getirdiğini, müvekkili şirketin davacının iddia ettiğinin aksine “Genel işler” işkolunda faaliyet gösterdiğini, şirketin yerine getirdiği asıl işin temizlik hizmetleri kapsamında çöp toplama, süpürme ve temizleme olduğunun açık olduğunu ve “nakliye” işinin söz konusu işe yardımcı iş niteliğinde olduğunu, dolayısıyla zaten müvekkil şirketin yaptığı işin nakliye olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığını, ÇSGB"nin çeşitli tarihlerde, müvekkili şirketin davaya konu işyeri ile aynı işi yerine getirdiği farklı adreslerde yer alan bağlı işyerlerinin “Genel işler” işkolunda yer aldığına ilişkin işkolu tespit kararlarının bulunduğunu, davacının müvekkili şirketin taşımacılık işkolunda yer aldığı iddiasının işbu tespit kararları kapsamında herhangi bir geçerliliği bulunmadığını, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun 41. maddesi gereği öncelikli yetki şartlarından olan “kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin %1"nin üyesi bulunma” şartının davacı tarafından yerine getirilmediğini, davacının 6356 sayılı Kanun"un 34. maddesi gereği işletme düzeyinde yetki talebinde bulunmasının zorunlu olup davacının işletme düzeyinde çoğunluğu sağlayamadığının da açık olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Feri müdahil Genel İş Sendikası vekili de davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, dava konusu olayda işyerinin “Genel İşler” işkoluna girdiği hususunda Bakanlıkça yapılmış ve kesinleşmiş işkolu tespit kararı bulunduğu, iş ortaklığının faaliyetinin kent temizliği, çöp toplama, çevre temizliği ve toplana çöplerin nakli işleri olduğu, işverenin 6356 sayılı Kanun"un 5/2. maddesi hükmünü dolanmak amacıyla hareket etmediği, başlangıçta beyan ettiğinden farklı bir faaliyette bulunduğunu ileri sürmediği, yeni bir tespit yapılmasına ilişkin bir talepte de bulunmadığı, olayda hatanın Bakanlığın tespit kararına ve işverenin de buna uygun beyanına rağmen hatalı kod verilmesinden kaynaklandığı, idarenin bu hatasının dava konusu işyerinin Taşımacılık işkolunda sayılması sonucunu yaratamayacağı, bunun sonucunda da farklı bir işkolunda kurulu olan davacı sendikanın dava konusu işyeri açısından toplu iş sözleşmesi yapma ehliyetine sahip olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Toplu iş sözleşmesi yetkisi, toplu iş sözleşmesi ehliyetine sahip kuruluş veya kişinin belli bir toplu iş sözleşmesi yapabilmesi için Kanunun aradığı niteliğe sahip olmasını gösterir.(GÜNAY, Cevdet İlhan: İş Hukuku Yeni İş Yasaları, Ankara, 2013, s. 942.)
6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun “Yetki” başlıklı 41. maddesinin birinci fıkrasına göre “Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu iş sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”
6356 sayılı Kanun"un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” başlıklı 42. maddesine göre ise “Toplu iş sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir. Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı iş günü içinde bildirir. İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir. Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz…”
Yine aynı Kanun"un “Yetki İtirazı” başlıklı 43. maddesine göre de, “Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı iş günü içinde mahkemeye yapabilir. İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde üçünden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz. İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı iş günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve karar temyiz edildiği takdirde Yargıtay tarafından on beş gün içinde kesin olarak karara bağlanır. 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı iş günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde üçünü üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır. İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”
Bu genel açıklamalar ışığında temyiz itirazlarının değerlendirilmesi gerekmektedir.
Somut olayda, davacı sendika tarafından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına yapılan 24.04.2015 tarihli başvuru ile hizmet alımı yolu ile yürütülen “...Belediyesi Sınırları İçinde Katı Atık Toplama ve Nakli Hizmetleri”ne ilişkin 4941.1219487 sicil numaralı alt işveren “Iğı ...... İş Ortaklığı” işyeri yönünden yetkili olduklarının tespit edilmesi talep edilmiştir.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 04.06.2015 tarih ve 11736 sayılı cevabi yazısı ile de, Bakanlık kayıtlarında yapılan inceleme sonucunda 1219487.006 SGK sicil numarası ile işlem gören işyerinin, İşkolları Yönetmeliği"nin 20 sıra numaralı “Genel İşler” işkolunda yer aldığının anlaşıldığı, adı geçen işyerinin sendikanın kurulu bulunduğu 15 sıra numaralı “Taşımacılık” işkolunda yer almaması nedeniyle, başvuru hakkında yapılacak bir işlem bulunmadığı bildirilerek olumsuz yetki tespitinde bulunulmuştur.
Dosya içeriğinden, tespit konusu işyerinin, davalılar ...Sanayi Ürünleri İmalat ve Dış Ticaret Ltd. Şti. ile...Yapı San. ve Tem. Hiz. Tic. A.Ş. İş Ortaklığı tarafından hizmet alım sözleşmesi kapsamında yürütülen “...Belediyesi sınırları içinde katı atık toplama ve nakli işi”ne dair alt işveren işyeri olduğu, hizmet alım sözleşmesinde iş tanımının “Katı atık toplama ve nakli hizmet alımı” olarak ifade edildiği anlaşılmaktadır. Diğer taraftan, alt işveren tarafından verilen işyeri bildirgesinde de yapılan işin niteliğinin “...Belediyesi sınırları içinde katı atık toplama ve nakli hizmet alım işi” olarak belirtildiği ve ayrıca ...Belediye Başkanlığı Temizlik İşleri Müdürlüğünün de ihale makamı olduğunun gösterildiği görülmektedir.
Dosya kapsamında yer alan işyeri tescil belgesine göre ise, işyerinin, 494101 nace kodu ile tescil edildiği, söz konusu işkolu kodunun “Karayolu ile şehir içi yük taşımacılığı” açıklaması ile taşımacılık işkolunda yer aldığı ve ayrıca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca da “Taşımacılık” işkolunda yer aldığının belirlendiği, bu suretle davacı sendikanın e-devlet sistemi üzerinden işyerinde örgütlendiği anlaşılmıştır. Başvuru tarihi itibariyle de, işyerinde çalışan işçi sayısının 658, sendika üye sayısının ise 406 olduğu görülmüştür. Ne var ki, tespit konusu işyeri başlangıçta “Taşımacılık” işkolunda tescil edilmiş ise de, yetki başvurusundan sonra Bakanlık tarafından “Genel İşler” işkolu olarak düzeltilmiş ve bu suretle taşımacılık işkolunda faaliyet gösteren davacı sendikanın başvurusu reddedilmiştir.
Bu noktada, toplu iş hukukumuzda yer alan işkolu tespitine ilişkin düzenlemelere değinmekte yarar bulunmaktadır.
Türk toplu iş hukukundaki normatif düzenlemelerde işkolu kavramı önemli bir yer tutmaktadır. 6356 sayılı Kanun"un 3. maddesine göre, sendikalar kuruldukları işkolunda faaliyette bulunurlar. İşkolunun belirlenmesi konusunu düzenleyen 6356 sayılı Kanun"un 5. maddesine göre ise, işkolu tespiti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yapılan tespit ile ilgili kararın Resmi Gazete"de yayımlanmasını müteakip, bu tespite karşı ilgililer, onbeş gün içinde dava açabilir. Belirtilen süre hak düşürücüdür. Yine aynı maddenin ikinci fıkrasına göre de “Yeni bir toplu iş sözleşmesi için yetki süreci başlamış ise işkolu değişikliği tespiti bir sonraki dönem için geçerli olur. İşkolu tespit talebi ve buna ilişkin açılan davalar, yetki işlemlerinde ve yetki tespit davalarında bekletici neden sayılmaz.”
5510 Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu"nun “İşyeri, işyerinin bildirilmesi, devri, intikali ve nakli” başlıklı 11. maddesinin üçüncü maddesinde yer alan düzenlemeye göre “İşveren, örneği Kurumca hazırlanacak işyeri bildirgesini en geç sigortalı çalıştırmaya başladığı tarihte, Kuruma vermekle yükümlüdür.”
Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin “İşyeri bildirgesi” başlıklı 27. maddesinin birinci fıkrasına göre de “İşyerinde, Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi veya (c) bendi kapsamında sigortalı çalıştıran, sigortalı çalıştırılan bir işyerini devir alan ya da bu nitelikte işyeri kendisine intikal eden işveren, Kanunun 11 inci maddesinde belirtilen sürelerde vermekle yükümlü olduğu ... işyeri bildirgesini Kuruma e-sigorta ile göndermek zorundadır.” Yönetmeliğin “İşyeri sicil numarası” başlıklı 28. maddesinin birinci fıkrasına göre ise “Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince sigortalı çalıştırılan işyerine; Kurumca ‘Mahiyet kodu’, ‘İşkolu kodu’, ‘Ünite kodu’, ‘Sıra numarası’, ‘İl kodu’, ‘İlçe kodu’ ve ‘Kontrol numarası’nı ihtiva eden bir işyeri sicil numarası verilir ve bu numara işverene tebliğ edilir.”
İşkolu kodu ise Yönetmeliğin 28/1-b maddesinde “yapılan işin Ek-12’de yer alan İşkolu Kodu Listesine göre hangi iş koluna girdiğini belirtmeye yönelik olup dört hane rakamdan ibarettir” şeklinde tanımlanmıştır. Bu noktada şu hususu belirtmek gerekir ki, yönetmeliğin ilk halinde işkolu kodu “yapılan işin Kısa Vadeli Sigorta Kolları Prim Tarifesine göre hangi iş koluna girdiğini belirtmeye yönelik olup dört hane rakamdan ibarettir” şeklinde tanımlanmış iken, 21.08.2013 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan değişiklik ile tanım yukarıda belirtildiği şekilde değiştirilmiş ve 6356 sayılı Kanun ve İşkolları Yönetmeliği ile uyum sağlanmıştır.
Bütün bu açıklamalar ile ayrıntılı olarak belirtilen düzenlemeler karşısında ifade etmek gerekir ki, somut olayda işveren tarafından, yapılan işin niteliği ve hizmet alım sözleşmesine uygun şekilde verilen bildirge doğrultusunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından tespit konusu işyerinin “Taşımacılık” işkolunda tescil edildiği ve yetki başvuru tarihine kadar işkoluna ilişkin herhangi bir itiraz ve başvuru bulunmadığı da gözetildiğinde, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından tescilden sonra yapılan işkolu değişikliği nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlık bekletici mesele yapılamayacak ve yetki süreci başladığı için işkolu değişikliği bir sonraki dönem için geçerli olacaktır.
Açıklanan maddi ve hukuki olgular karşısında, yetki tespiti için başvuru tarihi olan 24.04.2015 tarihi itibariyle, davacı sendikanın, taşımacılık işkolunda yer alan tespit konusu işyerinde gerekli çoğunluğu sağladığı anlaşıldığından, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
Belirtilen sebeplerle, 6356 sayılı Kanun"un 43. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda belirtilen sebeplerle;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın KABULÜ ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 04.06.2015 tarih ve 11736 sayılı olumsuz yetki tespiti işleminin İPTALİNE,
3-Davacı sendikanın, 4.4941.02.02.1219487.006.07.71.000 sicil numaralı işyerinde, 24.04.2015 başvuru tarihi itibariyle 6356 sayılı Kanun"un Geçici 6. ve 41. maddeleri gereğince toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkili olduğunun TESPİTİNE,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 29,20 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 1,50 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre 1.800,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 649,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, kesin olarak 12.12.2016 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Bu alandan sadece bu kararla ilintili POST üretebilirsiniz. Bu karardan bağımsız tamamen kendinize özel POST üretmek için TIKLAYINIZ
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.