...........

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı icra takibinde, borçlu takibe dayanak ilamda iki davalı olmasına rağmen sadece kendisi hakkında başlatılan takibin iptalini talep ettiği, mahkemece dayanak ilamdaki davalıların müştereken ve müteselsilen borçlu olmalarından ötürü talebin reddine karar verildiği, karara karşı borçlu vekilinin temyiz isteminde bulunduğu görülmüştür.
Somut olayda dayanak ilama ilişkin olarak..... 09/07/2015 tarihli .....Karar sayılı kararının Danıştay 6. Dairesi’nin 31/10/2016 tarihli ......Karar sayılı kararı ile bozulduğu ayrıca davacı vekilinin 22/09/2016 tarihinde davadan feragat ettiği ,Mahkemece..... Karar sayılı karar ile feragat nedeni ile konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, karar verildiği kararın 14/07/2017 tarihinde kesinleştiği görülmüş olup takibin dayanağı kalmadığından mahkemece buna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.




......