(Kapatılan)15. Ceza Dairesi 2017/31294 E. , 2021/4372 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Nitelikli dolandırıcılık suçundan her iki sanık hakkında; TCK"nın 158/1-f, 62/1, 52/1-2-4, 158/1-son, 53. maddeleri gereğince ayrı ayrı mahkumiyet,Resmi belgede sahtecilik suçundan her iki sanıkhakkında; TCK"nın 204/1, 62/1 ve 53. maddeleri gereğince ayrı ayrı mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından, sanıklar hakkında verilen mahkumiyet hükümleri sanık ... müdafii ve sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü,
Sanıklar ... ve ...’ın suç tarihinde katılan ..."u deri numunesi almak amacıyla aradıkları ve verilen fiyatı kabul ettiklerini söyleyerek katılanı inandırmak amacıyla çek bilgilerini faksladıkları, katılanın söz konusu çekleri kontrol ettirdiği ve sanıklara inanarak 7.000 metre suni deriyi 54.850,00TL"lik suça konu çekler karşılığında sanıklara verdiği, katılanın suça konu çekleri tahsil için bankaya götürdüğünde çeklerin sahte olduğunun anlaşıldığı, bu şekilde sanıkların üzerine atılı bankanın maddi varlığı olan çek kullanılmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işledikleri iddia olunan somut olayda;
1-Sanık ... müdafiinin temyiz telebinin incelenmesinde;
Sanık müdafinin yokluğunda 02/07/2014 tarihinde verilen kararın, sanık müdafine adli tatil içinde 15/08/2014 tarihinde tebliğ edildiği, temyiz süresinin adli tatil dönemi içinde 22/08/2014 tarihinde sona erdiği ve CMK"nın 331/4. maddesine göre adli tatile rastlayan sürelerin, tatilin bitimini müteakip 3 gün süre ile uzayacağına dair hükmü karşısında, sanık müdafinin 04/09/2014 tarihine kadar temyiz etmesi gereken hükmü, yasal sürenin bitiminden sonra 08/09/2014 tarihinde temyiz ettiği anlaşılmakla, sanık müdafiinin vaki temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2- Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
Sanık savunması, katılan beyanı, tanıklar bayanı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunun sabit olduğu kanaatine varan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş, Anayasa Mahkemesinin TCK"nın 53. maddesine ilişkin olup, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin; sanığın mahkumiyetine yeter her türlü şüpheden uzak somut delil bulunmadığına, beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkin ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
3-Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
Sanık savunması, katılan beyanı, tanıklar bayanı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun sabit olduğu kanaatine varan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 23/01/2018 karar tarihli 2015/962 Esas ve 2018/16 Karar numaralı ilamında da belirtildiği üzere; 5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesindeki düzenlemeye aykırı olmaması ve 5275 sayılı Kanun"un 106/3. maddesinde 18/06/2014 tarihinde yapılan değişikliğin ve Anayasa Mahkemesinin TCK"nın 53. maddesine ilişkin olup, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde eğer suçtan elde edilen haksız menfaat miktarı belli ise; o takdirde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde, asgari bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezası belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde hüküm kurmak suretiyle fazla adli para cezası tayini,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "60 gün", "50 gün", "1.000,00"er TL" ve "109.700,00"er TL" terimlerinin çıkartılarak yerine, sırasıyla "5485 gün", "4570 gün" ve "91.400,00"er TL" ibarelerinin eklenmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.