8. Hukuk Dairesi 2011/747 E. , 2011/5186 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil
... ile Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ... Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 03.09.2010 gün 58/138 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı ... dava dilekçesinde; kadastro çalışmaları sırasında Hazine adına tespit ve tescil edilen 109 ada 124 ve 124 ada 8 sayılı parsellerin miras bırakanı dedesi ...’dan kaldığını açıklayarak Hazine adına bulunan parsellerin tapu kayıtlarının iptali ile miras bırakan ... mirasçıları adına veraset belgesindeki payları oranında adlarına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir. 14.5.2009 tarihli yargılama oturumunda ise, diğer mirasçıların açılan davaya karşı olurlarının alınması ya da davacı safında davaya katılmalarının sağlanması konularında ara kararları gereğinin tarafından yerine getirilemeyeceğini bildirmiş ve sadece kendisine düşen miras payı oranında iptal ve tescile karar verilmesini istemiş ve isteğini bu şekilde sınırlandırmıştır.
Davalı Hazine temsilcisi, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, her iki parsel hakkındaki davanın kabulüne, Hazine adına bulunan tapu kayıtlarının iptali ile miras bırakan ölü ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kazanmayı sağlayan zilyetlik ve muristen intikal hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır.
Mahkemece, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de, mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Davacı dava dilekçesinde miras bırakan ... mirasçıları adına veraset belgesindeki payları oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiş, mahkemece ...’dan kalan taşınmazların TMK.nun 701 ve 702. maddeleri gereğince elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi bulunması nedeniyle davacı tarafa diğer mirasçıların davacı safında davaya katılmalarının sağlanması ya da açılmış bulunan davaya karşı olurlarının alınması için verdiği ara kararı gereklerinin davacı tarafından yerine getirilmemesi üzerine davacı 14.5.2005 tarihli yargılama oturumunda bu sefer miras payı oranında iptal ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Davacı isteğini bu şekilde sınırlandırdığı halde mahkemece ölü kişi adına iptal ve tescile karar verilmesi doğru değildir.
TMK.nun 701 ve 702. maddeleri gereğince tereke elbirliği mülkiyetine tabi olup bir veya birkaç mirasçının elbirliği mülkiyetine tabi bir taşınmaz için tek başına dava açma sıfat ve ehliyeti bulunmamaktadır. Elbirliği mülkiyetinde tasarrufi işlemlerde oybirliği aranır. Bu nedenle tüm mirasçıların birlikte terekeye dahil taşınmazlar bakımından üçüncü kişilere karşı dava açması gerekir. Dava koşulu davacı tarafından yerine getirilmemiş, en sonunda miras payı oranında iptal ve tescile karar verilmesi yönünde isteğini sınırlandırdığı halde mahkemece istek dışına çıkılarak ölü kişi adına iptal ve tescile karar verilmiştir.
TMK.nun 28. maddesi gereğince kişilik ölümle son bulur. 4.5.1978 tarih ve 4/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ölü kişiye karşı dava açılamayacağı gibi ölü kişi adına iptal ve tescile de karar verilemez. Hem sözü edilen madde ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve hem de davacı tarafından dava koşulunun yerine getirilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırıdır.
Davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile yerel mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK.nun geçici madde 3. yollamasıyla HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.