Tefecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2017/6480 Esas 2019/6858 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/6480
Karar No: 2019/6858
Karar Tarihi: 08.07.2019

Tefecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2017/6480 Esas 2019/6858 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve 2019/6858 K. numarasına sahip olan ceza dairesi kararı, tefecilik suçundan mahkumiyetle sonuçlanmıştır. Sanık, 5237 sayılı TCK'nın 241/1. maddesinde öngörülen cezanın üst sınırına göre aynı Kanun'un 66/1-e ve 67/4. maddelerinde belirtilen 12 yıllık ilaveli dava zamanaşımı süresine tabi tutulmuştur. Suç tarihi hususundaki şüphe sanık lehine yorumlanarak, suç tarihi 01/01/2007 olarak kabul edilmiştir. Bu nedenle, hüküm 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA karar verilmiştir. Ancak, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE 08/07/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 241/1. maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 67/4. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
- CMUK'nın 321. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi

5. Ceza Dairesi 2017/6480 E. , 2019/6858 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tefecilik
HÜKÜM : Zincirleme tefecilik suçundan mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığa isnat edilen tefecilik suçunun 5237 sayılı TCK"nın 241/1. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırına göre aynı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde belirtilen 12 yıllık ilaveli dava zamanaşımı süresine tabi olduğu, son olarak suçtan zarar gören ..."nin sanıktan 2006 yılı sonları 2007 yılı başlarında kazanç elde etmek amacıyla ödünç para aldığını beyan ettiği, suç tarihi hususunda oluşan şüphenin sanık lehine yorumlanması sonucu suç tarihinin 01/01/2007 olarak kabulü gerektiği, bu suretle suç tarihi ile inceleme günü arasında ilaveli dava zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşıldığından hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE 08/07/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.