Kenevir ekme - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2015/7209 Esas 2016/529 Karar Sayılı İlamı

9. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7209
Karar No: 2016/529
Karar Tarihi: 27.01.2016

Kenevir ekme - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2015/7209 Esas 2016/529 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sürmene Asliye Ceza Mahkemesi tarafından açılan bir dava dosyasında sanık, evinin yanında ele geçirilen 2 kök kenevir bitkisi nedeniyle mahkum edildi. Ancak daha sonra, aynı yerde başka 2 kök kenevir bitkisinin ele geçirilmesi nedeniyle ayrı bir dava açıldı. Mahkeme, her iki durumda da kenevir bitkilerinin boyları nedeniyle sanığın suçu farklı tarihlerde işlemiş olabileceği ve ayrı ayrı davalara konu olması gerektiği sonucuna varamadı. Bu nedenle, bahsi geçen dava dosyasının incelenip sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği hükmedildi. Yargıtay, mahkemenin bu kararını kanuna aykırı bularak bozdu.
Kararda geçen kanun maddeleri: CMK 223/2, CMK 231, TCK 188.

9. Ceza Dairesi 2015/7209 E. , 2016/529 K.
"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 7 - 2011/181426
Mahkemesi : Sürmene Asliye Ceza
Tarihi : 01.03.2011
Numarası : 2011/14 - 2011/32
Suç : Kenevir ekme

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:

UYAP ortamından alınan Sürmene Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2010/167- 2011/37 sayılı mahkumiyet kararı ve Yargıtay 20. Ceza Dairesi"nin 22.06.2015 gün 2015/7425 - 2015/2293 sayılı onama kararı ile birlikte yapılan incelemede;

07.09.2010 tarihinde ikametinin yanında ele geçirilen 2 kök kenevir bitkisine ilişkin 12.11.2010 tarihli iddianame ile açılan dava dosyasında sanığın mahkum edildiği, iş bu aramada bulma imkanı olduğu halde 20 gün sonra, 27.09.2010 tarihinde yine sanığın evinin yanında 2 kök kenevir bitkisinin ele geçirilmesi nedeniyle incelemeye konu bu davanın açıldığı anlaşılmış olup, her iki tarihte ele geçirilen kenevir bitkilerinin boyları ve dosya kapsamına göre, sanığın söz konusu kenevirleri farklı tarihlerde ekip yetiştirdiğinin belirlenememesi halinde ayrı davalara konu kenevir ekme eylemi tek kenevir ekme suçunu oluşturacağından, bahsi geçen dosyanın bu dosya içine alınıp incelenerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,

Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 27.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.