Sahte fatura düzenleme - kullanma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/3771 Esas 2020/4921 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3771
Karar No: 2020/4921
Karar Tarihi: 24.09.2020

Sahte fatura düzenleme - kullanma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/3771 Esas 2020/4921 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanıklara sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarından dava açılmış fakat daha önce açılmış olan aynı suçla ilgili davalarından bir hüküm kurulmamış. Ancak sanıklar hakkında asli dava zamanaşımı süresi içerisinde karar vermek gerektiği belirtilmiş ve bu nedenle dava düşürülmüştür. Kararda geçen kanun maddeleri şöyledir: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e maddesi ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi.

11. Ceza Dairesi 2017/3771 E. , 2020/4921 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme, kullanma
HÜKÜM : Beraat

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 08.04.2009 tarihli 2009/16191 esas sayılı iddianamesi ile sanık ... hakkında ....Ltd. Şirketi yetkilisi olarak 2006, 2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek, yine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 05.06.2009 tarihli 2009/25966 esas sayılı iddianamesi ile sanıklar ... ve ... hakkında ... Ltd. Şirketinin yetkilileri ve ortakları olarak 2005, 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından da davalar açılmasına rağmen bu suçlardan bir hüküm kurulmamış ise de, Mahkemece her zaman bir hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
Sanık ..."a yüklenen ....Ltd. Şirketi yetkilisi olarak 2006, 2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte fatura kullanma ve sanıklar ... ve ..."a yüklenen ... Ltd. Şirketinin yetkilileri ve ortakları olarak 2005, 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura kullanma suçlarının, yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık asli dava zamanaşımının, kesici son işlem olan sanıkların sorgularının yapıldığı 09.10.2009 ve 04.12.2009 tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun"un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen asli dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddesi gereğince DÜŞMESİNE, 24.09.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.